KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     10 : 49   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
قُلْ ḳul de ki
لَا
أَمْلِكُ emliku ben dokunduramam
لِنَفْسِي linefsī kendime
ضَرًّا Derran bir zarar
وَلَا ve lā veya
نَفْعًا nef’ǎn yarar
إِلَّا illā başka
مَا
شَاءَ şā'e dilediğinden
اللَّهُ llahu Allah’ın
لِكُلِّ likulli hepsi için vardır
أُمَّةٍ ummetin ümmetin
أَجَلٌ ecelun bir eceli
إِذَا iƶā zaman
جَاءَ cā'e geldiği
أَجَلُهُمْ eceluhum ecelleri
فَلَا felā ne
يَسْتَأْخِرُونَ yeste’ḣirūne öne alınırlar
سَاعَةً sāǎten bir saat
وَلَا ve lā ne de
يَسْتَقْدِمُونَ yesteḳdimūne geriye bırakılırlar
 
Ayet Meali

Kul lâ emliku li nefsî darran ve lâ nef´an illâ mâ şâallâh(şâallâhu), li kulli ummetin ecel(ecelun), izâ câe eceluhum fe lâ yeste´hırûne sâaten ve lâ yestakdimûn(yestakdimûne).



Elmalı Hamdi Yazır

De ki, «Ben, Allah´ın dilediğinin dışında kendi kendime ne bir zarar ne bir fayda verebilirim». Her ümmetin bir eceli vardır. Ecelleri gelince artık ne bir an geri, ne bir an ileri gidebilirler.



Diyanet
De ki: «Ben kendime bile Allah’ın dilediğinden başka ne bir zarar ne de bir menfaat verme gücüne sahibim.» Her ümmetin bir eceli vardır. Ecelleri geldiği zaman artık ne bir saat geri kalırlar ne de ileri giderler.



Ahmed Hulusi
De ki: "Nefsim için Allâh`ın dilediği haricinde bir zarar ve bir faydaya malîk değilim... Her ümmetin bir ömrü vardır... Yaşam süreleri tamam olduğunda, ne bir saat geri kalırlar ve ne de ileri giderler."



Yaşar Nuri Öztürk
De ki: "Ben kendime bile Allah´ın istediği dışında bir zarar verme yahut yarar sağlama gücünde değilim. Her ümmetin bir eceli var. Ecelleri geldiğinde bir saat geri de kalamazlar, ileri de gidemezler."



Muhammed Esed
(Ey Peygamber) de ki: "Allah dilemedikçe, ben kendim ne bir zararı önleyecek ne de kendime bir yarar sağlayabilecek güçteyim. Her ümmet için bir süre belirlenmiştir: süreleri son bulunca, onu ne bir an geciktirebilirler, ne de çabuklaştırabilirler".



Edip Yüksel
De ki: "ALLAH’ın dilemesi dışında, ben kendime dahi ne bir zarar ne de bir yarar verme gücüne sahip değilim. Her toplumun bir süresi vardır. Süreleri bitince ne bir an geciktirilir ne de öne alınırlar.



Mustafa İslamoğlu
De ki: "Allah dilemedikçe, ben kendim için dahi ne yarar sağlayacak ne de zararı önleyecek bir güce sahibim. Her ümmet için belirlenmiş bir süre vardır; süreleri dolduğunda artık onu ne bir an erteleyebilirler, ne de öne alabilirler."



Hakkı Yılmaz
De ki: “Ben, Allah’ın dilediğinin dışında kendim için bir zarar ve bir yarara güç yetiremem.” Her önderli toplum için bir süre sonu vardır. Onların sürelerinin sonu gelince artık ne bir an erteleyebilirler, ne öne alabilirler.