KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     2 : 200   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
فَإِذَا feiƶā zaman
قَضَيْتُمْ ḳaDeytum bitirince
مَنَاسِكَكُمْ menāsikekum ibadetlerinizi
فَاذْكُرُوا feƶkurū anın
اللَّهَ llahe Allah’ı
كَذِكْرِكُمْ keƶikrikum andığınız gibi
ابَاءَكُمْ ābā'ekum atalarınızı
أَوْ ev veya
أَشَدَّ eşedde daha kuvvetli
ذِكْرًا ƶikran bir anışla
فَمِنَ fe mine
النَّاسِ n-nāsi insanlardan
مَنْ men kimi
يَقُولُ yeḳūlu der ki
رَبَّنَا rabbenā Rabbimiz
اتِنَا ātinā bize ver
فِي
الدُّنْيَا d-dunyā dünyada
وَمَا ve mā ve yoktur
لَهُ lehu onun
فِي
الْاخِرَةِ l-āḣirati ahirette
مِنْ min hiçbir
خَلَاقٍ ḣalāḳin nasibi
 
Ayet Meali

Fe izâ kadaytum menâsikekum fezkurûllâhe ke zikrikum âbâekum ev eşedde zikrâ(zikren), fe minen nâsi men yekûlu rabbenâ âtinâ fîd dunyâ ve mâ lehu fîl ahirati min halâk(halâkın).



Elmalı Hamdi Yazır

Nihayet hac ibadetlerinizi bitirdiğiniz zaman, önceleri babalarınızı andığınız gibi, hatta daha kuvvetli bir anışla Allah´ı anın. İnsanlardan kimisi: «Ey Rabbimiz! Bize dünyada ver!» der. Onun için ahirette hiçbir kısmet yoktur.



Diyanet
Hac ibadetlerinizi bitirince, babalarınızı andığınız gibi, hatta ondan daha kuvvetli bir şekilde Allah´ı anın. İnsanlardan öyleleri var ki: Ey Rabbimiz! Bize dünyada ver, derler. Böyle kimselerin ahiretten hiç nasibi yoktur.



Ahmed Hulusi
Hac ibadetinizi bitirince babalarınızı anma (âdetinizdeki) zikrinizden çok daha şiddetli şekilde Allâh`ı zikredin. İnsanların kimisi: "Rabbimiz, bize dünyada ver" der... Sonsuz gelecek sürecinde nasibi yoktur.



Yaşar Nuri Öztürk
Gerekli ibadetlerinizi bitirdiğinizde yine Allah´ı anın. Tıpkı atalarınızı andığınız gibi, hatta daha kuvvetli bir anışla. İnsanlardan bazısı şöyle der: "Ey Rabb´imiz, bize dünyada ver." Böylesi için âhırette bir nasip yoktur.



Muhammed Esed
İbadetinizi bitirdiğinizde, atalarınızı hatırladığınız gibi, hatta daha güçlü bir haykırışla Allah´ı hatırla(maya devam ed)in! Çünkü öyle insanlar var ki, (sadece), "Ey Rabbimiz! Bize bu dünyada ver." diye dua ederler. Böyleleri, ahiretin nimetlerinden nasip alamayacaklardır.



Edip Yüksel
Töreninizi bitirdiğiniz zaman, atalarınızı andığınız gibi, hatta daha güçlü olarak ALLAH’ı anmayı sürdürün. Halktan kimi "Rabbimiz, bize bu dünyada ver" der; onun ahiretten bir payı olmaz.



Mustafa İslamoğlu
(Hacca has) ibadetlerinizi tamamladıktan sonra (bir zamanlar) atalarınızı andığınız gibi, hatta daha güçlü bir biçimde Allah’ı anın! İnsanlardan bazısı "Ey Rabbimiz! Bize vereceğini bu dünyada ver!" derler. Böylelerinin ahiret nimetlerinden nasibi yoktur.



Hakkı Yılmaz
(200,203)Sonra da Allah’a karşı görevlerinizi gerçekleştirdiğinizde, tıpkı babalarınızı andığınız gibi, hatta daha kuvvetli bir anışla Allah’ı anın. Ve Allah’ı sayılı günlerde anın. Artık kim iki gün içinde acele ederse ona günah yoktur. Kim de ertelerse ona da günah yoktur. Bu, Allah’ın koruması altına girmiş kimseler içindir. Allah’ın koruması altına girin ve şüphesiz kendinizin O’na toplanacağınızı bilin. (Sonraki 2:199)