KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     20 : 22   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
وَاضْمُمْ veDmum ve sok
يَدَكَ yedeke elini
إِلَىٰ ilā
جَنَاحِكَ cenāHike böğrüne
تَخْرُجْ teḣruc çıksın
بَيْضَاءَ beyDā'e bembeyaz olarak
مِنْ min
غَيْرِ ğayri olmadan
سُوءٍ sū'in bir hastalık
ايَةً āyeten bir mu’cize olarak
أُخْرَىٰ uḣrā ayrı
 
Ayet Meali

Vadmum yedeke ilâ cenâhıke tahruc beydâe min gayri sûin âyeten uhrâ.



Elmalı Hamdi Yazır

«Bir de diğer bir mucize olmak üzere elini koynuna koy ki, kusursuz olarak bembeyaz çıksın.»



Diyanet
Bir de elini koltuğunun altına sok ki, bir başka mucize olmak üzere o, kusursuz ve lekesiz beyazlıkta çıksın.



Ahmed Hulusi
"Şimdi de elini koynuna sok; bir başka mucize olarak, hastalıksız şekilde bembeyaz çıkar!"



Yaşar Nuri Öztürk
"Bir de elini koynuna sok! Bir başka mucize olarak lekesiz, bembeyaz bir halde çıksın."



Muhammed Esed
"Şimdi de elini koynuna sok: herhangi bir uğursuzluğun değil, (Bizim rahmetimizin) başka bir işareti olarak bembeyaz (ışıldayarak) çıkacaktır;



Edip Yüksel
"Bir başka delil olarak, elini koltuğunun altına koy; lekesiz bembeyaz olarak çıksın."



Mustafa İslamoğlu
"Şimdi de elini koynuna sok! Her tür kusurdan arınmış olarak, bir başka mucize olarak bembeyaz çıkacaktır;



Hakkı Yılmaz
(19-36)Allah: “Ey Mûsâ! Onu bırak/çobanlığı bırakıp yerleşik hayata geç! Firavun’a git, şüphesiz o azdı” dedi.* O da onu hemen bıraktı/ yerleşik hayata geçti, bir de ne görürsün! Artık sağ elindeki; kendisine vahyedilen Kitap, koşan bir candır; sosyal hayatın kaynağıdır.* Mûsâ: “Rabbim! Seni tüm noksanlıklardan çok arındırmamız ve Seni çok çok anmamız için göğsümü aç, işimi bana kolaylaştır. Dilimden de düğümü çöz ki sözümü iyi anlasınlar. Ve ehlimden; kardeşim Hârûn’u benim için bir vezir kıl, o’nunla arkamı kuvvetlendir. İşimde o’nu bana ortak et. Şüphe yok ki Sen bizi görüp duruyorsun” dedi. Allah: “Ey Mûsâ! İstediğin sana verildi.” dedi. Allah: “Sana en büyük alâmetlerimizden/göstergelerimizden göstermemiz için tut onu, korkma!* Biz onu ilk durumuna çevireceğiz. Diğer bir alâmet; gösterge olmak üzere de gücünü/kanadına ekle, çirkinlik olmadan hiç kusursuz, mükemmelce çıkacaksın” dedi.*