KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     22 : 73   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
يَا أَيُّهَا yā eyyuhā ey
النَّاسُ n-nāsu insanlar
ضُرِبَ Duribe size verildi
مَثَلٌ meṧelun bir temsil
فَاسْتَمِعُوا festemiǔ dinleyin
لَهُ lehu onu
إِنَّ inne şüphesiz
الَّذِينَ elleƶīne
تَدْعُونَ ted’ǔne yalvardıklarınız
مِنْ min
دُونِ dūni başka
اللَّهِ llahi Allah’tan
لَنْ len
يَخْلُقُوا yeḣluḳū yaratamazlar
ذُبَابًا ƶubāben bir sinek dahi
وَلَوِ velevi şayet
اجْتَمَعُوا ctemeǔ bir araya toplansalar
لَهُ lehu onların hepsi
وَإِنْ ve in ve eğer
يَسْلُبْهُمُ yeslubhumu onlardan kapsa
الذُّبَابُ ƶ-ƶubābu sinek
شَيْئًا şey’en bir şey
لَا
يَسْتَنْقِذُوهُ yestenḳiƶūhu bunu kurtaramazlar
مِنْهُ minhu ondan
ضَعُفَ Deǔfe aciz
الطَّالِبُ T-Tālibu isteyen de
وَالْمَطْلُوبُ velmeTlūbu istenen de
 
Ayet Meali

Yâ eyyuhen nâsu duribe meselun festemiû leh(lehu), innellezîne ted’ûne min dûnillâhi len yahlukû zubâben ve levictemeû leh(lehu), ve in yeslubhumuz zubâbu şey’en lâ yestenkızûhu minh(minhu), daufat tâlibu vel matlûb(matlûbu).



Elmalı Hamdi Yazır

Ey insanlar! Bir misal verilmektedir, şimdi ona iyi kulak verin: Sizin Allah´ı bırakıp taptıklarınız bir araya gelseler, bir sinek bile yaratamayacaklardır. Sinek onlardan bir şey kapsa onu kurtaramazlar. İsteyen de, istenen de âcizdir.



Diyanet
Ey insanlar! (Size) bir misal verildi; şimdi onu dinleyin: Allah´ı bırakıp da yalvardıklarınız (taptıklarınız) bunun için bir araya gelseler bile bir sineği dahi yaratamazlar. Sinek onlardan bir şey kapsa, bunu ondan geri de alamazlar. İsteyen de âciz, kendinden istenen de!



Ahmed Hulusi
Ey insanlar! Bir ibretlik misal verildi; onu dinleyin... Allâh dûnunda yöneldikleriniz, bir araya toplansalar bile, bir sinek dahi yaratamazlar! Sinek bile onlardan bir şey kapsa, onu sinekten kurtaramazlar... İsteyen de istenilen de âcizdir!



Yaşar Nuri Öztürk
Ey insanlar! Size bir örnek verildi; onu dinleyin. O Allah´ın yanında yakarıp durduklarınız var ya, hepsi bir araya toplansalar bir sinek bile yaratamazlar. Sinek onlardan bir şey kapacak olsa, bunu bile ondan geri alamazlar. İsteyen de âciz, istenen de...



Muhammed Esed
Ey İnsanlar! (İşte) size bir misal veriliyor; onu dinleyin şimdi: sizin Allah´tan başka yalvarıp yakardığınız bütün o (düzmece) varlıklar, hepsi bir araya gelseler dahi, bir sinek bile yaratamazlar (değil mi?); hatta bir sinek onlardan bir şey kapacak olsa, onu bile geri alamazlar! Başvurup isteyen de, başvurulan ve istenen de ne kadar güçsüz!...



Edip Yüksel
İnsanlar, işte size, dikkatle dinleyeceğiniz bir örnek: ALLAH’ın yanında hizmet ettikleriniz, toplansalar dahi bir sinek bile yaratamazlar. Hatta sinek onlardan bir şey kapsa onu ondan geri alamazlar. İsteyen de aciz, istenen de…



Mustafa İslamoğlu
Siz ey insanlık! Bir misal veriliyor, şimdi onu dinleyin: Allah dışında yalvarıp yakardığınız o varlıkların hiç biri, asla bir sinek bile yaratamazlar; bu iş için hepsi bir araya toplansa dahi... Dahası, eğer sinek kendilerinden bir şey kapıp kaçacak olsa, ondan onu dahi geri alamazlar: (zira) almak isteyen de aciz, kendisinden alınmak istenen de!



Hakkı Yılmaz
Ey insanlar! Bir örnek verilmektedir, şimdi ona kulak verin: Sizin Allah’ın astlarından şu yakardıklarınız bir araya gelseler bile, bir sineği asla oluşturamazlar. Ve sinek onlardan bir şey kapsa onu kurtaramazlar. İsteyen ve istenen güçsüzdür.