KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     3 : 61   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
فَمَنْ femen kim
حَاجَّكَ Hācceke seninle tartışmaya kalkarsa
فِيهِ fīhi oun hakkında
مِنْ min
بَعْدِ beǎ’di sonra
مَا şeylerden
جَاءَكَ cā'eke sana gelen
مِنَ mine -den
الْعِلْمِ l-ǐlmi ilim-
فَقُلْ feḳul de ki
تَعَالَوْا teǎālev gelin
نَدْعُ ned’ǔ çağıralım
أَبْنَاءَنَا ebnā'enā oğullarımızı
وَأَبْنَاءَكُمْ ve ebnā'ekum ve oğullarınızı
وَنِسَاءَنَا ve nisā'enā ve kadınlarımızı
وَنِسَاءَكُمْ ve nisā'ekum ve kadınlarınızı
وَأَنْفُسَنَا ve enfusenā ve kendimizi
وَأَنْفُسَكُمْ ve enfusekum ve kendinizi
ثُمَّ ṧumme sonra
نَبْتَهِلْ nebtehil gönülden la’netle du’a edelim de
فَنَجْعَلْ fe nec’ǎl atalım (kılalım)
لَعْنَتَ leǎ’nete la’netini
اللَّهِ llahi Allah’ın
عَلَى ǎlā üstüne
الْكَاذِبِينَ l-kāƶibīne yalancıların
 
Ayet Meali

Fe men hâcceke fîhi min ba’di mâ câeke minel ilmi fe kul teâlev ned’u ebnâenâ ve ebnâekum ve nisâenâ ve nisâekum ve enfusenâ ve enfusekum summe nebtehil fe nec’al la’netallâhi alel kâzibîn(kâzibîne).



Elmalı Hamdi Yazır

Sana (gerekli) bilgi geldikten sonra artık kim bu konuda seninle tartışacak olursa, de ki: «Gelin, oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı, kendimizi ve kendinizi çağıralım, sonra da lanetleşelim; Allah´ın lanetinin yalancılara olmasını dileyelim».



Diyanet
Sana bu ilim geldikten sonra seninle bu konuda çekişenlere de ki: Geliniz, sizler ve bizler de dahil olmak üzere, siz kendi çocuklarınızı biz de kendi çocuklarımızı, siz kendi kadınlarınızı, biz de kendi kadınlarımızı çağıralım, sonra da dua edelim de Allah´tan yalancılar üzerine lânet dileyelim.



Ahmed Hulusi
Sana gelen ilimden sonra, her kim bu hakikat hakkında tartışırsa, de ki: "Gelin, oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı, yandaşlarımızı ve yandaşlarınızı çağıralım; sonra dua edelim; Allâh lâneti hakikati yalanlayanların boynuna olsun!"



Yaşar Nuri Öztürk
Sana ilimden bir nasip geldikten sonra, hak konusunda seninle tartışana de ki: "Gelin; oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı, öz benliklerimizi ve öz benliklerinizi çağıralım, mübâhele edelim de Allah´ın lanetini yalancılar üzerine salalım."



Muhammed Esed
Sana gelen asıl bilgiden sonra, kim seninle bu (hakikat) hakkında tartışırsa de ki: "Gelin! Oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı, bizim yandaşlarımızı ve sizin yandaşlarınızı çağıralım; sonra (birlikte) tevazu içinde ve gönülden yalvaralım ve Allah´ın lanetinin (aramızdan) yalan söyleyenlerin üzerine olmasını dileyelim."



Edip Yüksel
Sana gelen bu bilgiden sonra her kim bu konuda seninle tartışırsa, de ki: "Gelin, çocuklarımızı, çocuklarınızı, kadınlarımızı, kadınlarınızı çağırarak bizlerle sizler bir araya gelelim ve sonra ALLAH’ın lanetinin yalancıların üzerine olması için lanetleşelim.



Mustafa İslamoğlu
Sana gelen (bu) bilgiden sonra, bu konuda seninla tartışanlara de ki: Gelin, oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı, bizimkileri ve sizinkileri çağıralım; sona canı gönülden yalvaralım ve Allah’ın lanetinin yalan söyleyenler üzerine olmasını dileyelim.



Hakkı Yılmaz
Sana bilgiden geldikten sonra artık kim bu konuda seninle tartışırsa hemen: “Gelin, oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı, kendimizi ve kendinizi çağıralım, sonra da birbirimizi dışlayıp gözden çıkaralım da Allah’ın dışlayıp gözden çıkarmasını yalancılar üzerine kılalım” de.