KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     36 : 52   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
قَالُوا ḳālū dediler
يَا وَيْلَنَا yā veylenā -vah bize
مَنْ men kim?
بَعَثَنَا beǎṧenā bizi kaldırdı
مِنْ min -den
مَرْقَدِنَا merḳadinā yattığımız yer-
هَٰذَا hāƶā işte budur
مَا şey
وَعَدَ veǎde va’dettiği
الرَّحْمَٰنُ r-raHmānu Rahman’ın
وَصَدَقَ ve Sadeḳa demek doğru söylemiş
الْمُرْسَلُونَ l-murselūne peygamberler
 
Ayet Meali

Kâlû yâ veylenâ men beasenâ min merkadinâ, hâzâ mâ vaader rahmânuve sadakal murselûn(murselûne).



Elmalı Hamdi Yazır

Onlar: «Eyvah başımıza gelenlere! Mezarımızdan bizi kim kaldırdı? O Rahmân´ın vaad buyurduğu işte bu imiş. Gönderilen peygamberler de doğru söylemişler» derler.



Diyanet
(İşte o zaman:) Eyvah, eyvah! Bizi kabrimizden kim kaldırdı? Bu, Rahmân´ın vâdettiğidir. Peygamberler gerçekten doğru söylemişler! derler.



Ahmed Hulusi
(O vakit) dediler ki: "Vay bize! (Dünya) uykumuzdan kim bizi yeni bir yaşam boyutuna geçirdi? Bu, Rahmân`ın vadettiğidir ve Rasûller doğru söylemiştir." (Hadis: İnsanlar uykudadır, ölümü tadınca uyanırlar!)



Yaşar Nuri Öztürk
Şöyle diyecekler: "Vay başımıza gelene! Kim kaldırdı bizi mezarımızdan? Rahman´ın vaat ettiği işte bu! Peygamberler doğru söylemişler."



Muhammed Esed
"Eyvah!" diyecekler, "Kim bizi (ölüm) uykumuzdan uyandırdı?" (Bunun üzerine onlara şöyle denecek:) "İşte Rahman´ın vaad ettiği budur! Demek ki O´nun elçileri doğru söylemişlerdi!"



Edip Yüksel
"Vay halimize" derler, "Yattığımız yerden bizi kim kaldırdı? Bu, Rahman’ın söz verdiği şeydi. Demek elçiler doğru söylemişti."



Mustafa İslamoğlu
"Eyvah! Bizi yattığımız yerden kim kaldırdı?" diyecek (ve cevabı kendileri verecek)ler: "Rahman’ın vaad ettiği bu olsa gerek; demek ki gönderilen elçiler doğru söylemişler!"



Hakkı Yılmaz
Onlar: “Eyvah başımıza gelenlere! Yatıp uyuduğumuz yerden bizi kim kaldırdı/uyandırdı? Bu, Rahmân’ın [yarattığı bütün canlılara dünyada çokça merhamet eden Allah’ın] vaat ettiği şeydir. Gönderilen elçiler de doğru söylediler.” derler.