KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     4 : 64   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
وَمَا ve mā
أَرْسَلْنَا erselnā biz göndermedik
مِنْ min hiçbir
رَسُولٍ rasūlin elçiyi
إِلَّا illā başka bir amaçla
لِيُطَاعَ liyuTāǎ ita’at edilmekten
بِإِذْنِ biiƶni izniyle
اللَّهِ llahi Allah’ın
وَلَوْ velev eğer
أَنَّهُمْ ennehum onlar
إِذْ zaman
ظَلَمُوا Zalemū zulmettikleri
أَنْفُسَهُمْ enfusehum kendilerine
جَاءُوكَ cā'ūke sana gelseler
فَاسْتَغْفَرُوا festeğferū bağışlanma dileseler
اللَّهَ llahe Allah’tan
وَاسْتَغْفَرَ vesteğfera ve bağışlanmasını dileseydi
لَهُمُ lehumu onların
الرَّسُولُ r-rasūlu Elçi
لَوَجَدُوا levecedū elbette bulurlardı
اللَّهَ llahe Allah’ı
تَوَّابًا tevvāben affedici
رَحِيمًا raHīmen merhametli
 
Ayet Meali

Ve mâ erselnâ min resûlin illâ li yutâa bi iznillâh(iznillâhi), ve lev ennehum iz zalemû enfusehum câûke festagferûllâhe vestagfere lehumur resûlu le vecedûllâhe tevvâben rahîmâ(rahîmen).



Elmalı Hamdi Yazır

Biz hangi peygamberi gönderdikse, sırf Allah´ın izni ile itaat edilmek üzere gönderdik. Eğer onlar kendilerine zulmettikleri zaman sana gelseler de Allah´tan günahlarının bağışlanmasını dileselerdi ve Resul de onların bağışlanmasını dileseydi, elbette Allah´ı affedici, merhametli bulurlardı.



Diyanet
Biz her peygamberi -Allah´ın izniyle- ancak kendisine itaat edilmesi için gönderdik. Eğer onlar kendilerine zulmettikleri zaman sana gelseler de Allah´tan bağışlanmayı dileseler, Resûl de onlar için istiğfar etseydi Allah´ı ziyadesiyle affedici, esirgeyici bulurlardı.



Ahmed Hulusi
Biz her Rasûlü, kendilerine Allâh`ın izniyle itaat edilmeleri için irsâl ettik. Eğer onlar nefslerine zulmettiklerinde sana gelselerdi de Allâh`tan bağışlanma niyaz etselerdi, Rasûl de onlar için istiğfar dileseydi, elbette Allâh`ı Tevvab ve Rahıym bulacaklardı.



Yaşar Nuri Öztürk
Biz hiçbir resulü, Allah´ın izniyle kendisine itaat edilmesi dışında bir amaçla göndermedik. Eğer onlar, öz benliklerine zulmettiklerinde sana gelip Allah´tan af dileseler, resul de kendileri için af dileseydi, elbette ki Allah´ı tövbeleri cömertçe kabul eden bir Rahîm olarak bulacaklardı.



Muhammed Esed
Zira biz her peygamberi, ancak, Allahın izniyle kendisine tabi olunsun diye göndermişizdir. Eğer onlar, kendi kendilerine zulmettikten sonra, sana gelip Allahtan bağışlanma dileselerdi Peygamber de onların bağışlanması için dua etseydi, Allahın tevbeleri kabul edici ve bir rahmet kaynağı olduğunu tereddütsüz görürlerdi.



Edip Yüksel
Biz her elçiyi, ALLAH’ın izniyle kendisine itaat edilsin diye gönderdik. Onlar, kişiliklerine zulmettikleri zaman sana gelip ALLAH’tan günahlarının bağışlanmasını dileselerdi ve elçi de onlar için bağışlanma dileseydi, elbette ALLAH’ı Affedici ve Rahim bulacaklardı.*



Mustafa İslamoğlu
Zira Biz, her peygamberi, Allah’ın izni dahilinde sadece kendilerine itaat olunsunlar diye gönderdik. Eğer onlar, kendilerine kötülük ettikten sonra sana gelip de Allah’tan af dileselerdi ve -Peygamber de onların bağışlanması için dua etseydi- kesinlikle Allah’ı tevbeleri kabul etmeye hazır ve merhametli bulacaklardı.



Hakkı Yılmaz
Ve Biz, her elçiyi sadece, Allah’ın izniyle/ bilgisi ile itaat olunsun diye gönderdik. Ve eğer onlar şirk koşmak sûretiyle kendilerine haksızlık ettikleri zaman sana gelseler de Allah’tan bağışlanmalarını isteselerdi, sen de onlar için bağışlanma isteseydin, kesinlikle Allah’ı tevbeleri çokça kabul eden, çok tevbe fırsatı veren, çok merhamet eden olarak bulurlardı.