KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     43 : 84   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
وَهُوَ ve huve ve O’dur
الَّذِي lleƶī ki
فِي
السَّمَاءِ s-semāi gökte
إِلَٰهٌ ilāhun Tanrı’dır
وَفِي ve fī ve
الْأَرْضِ l-erDi yerde
إِلَٰهٌ ilāhun Tanrı’dır
وَهُوَ ve huve ve O
الْحَكِيمُ l-Hakīmu hakimdir
الْعَلِيمُ l-ǎlīmu bilendir
 
Ayet Meali

Ve huvellezî fîs semâi ilâhun ve fîl ardı ilâh(ilâhun), ve huvel hakîmul alîm(alîmu).



Elmalı Hamdi Yazır

Gökteki ilâh da yerdeki ilâh da O´dur. O hüküm ve hikmet sahibidir herşeyi bilir.



Diyanet
Gökteki İlâh da, yerdeki İlâh da O´dur. O, hakîmdir, her şeyi bilendir.



Ahmed Hulusi
"HÛ"dur (Esmâ`sıyla) semâda da ilâh (olarak düşünülen), arzda da ilâh (olarak düşünülen)! "HÛ"; Hakiym`dir, Aliym`dir.



Yaşar Nuri Öztürk
Göklerde ilah olan da O, yerde ilah olan da O. O´dur Hakîm, O´dur Alîm.



Muhammed Esed
çünkü (o zaman anlayacaklardır ki) gökte ve yerde Allah (yalnız) O´dur ve yalnız O´dur hikmet sahibi olan, her şeyi bilen.



Edip Yüksel
Gökte de tanrı, yerde de tanrı O’dur. O Bilgedir, Bilendir.



Mustafa İslamoğlu
Zira gökte de ilah olan yerde de ilah olan yalnızca O’dur; ve O her hükmünde tam isabet sahibidir, her şeyi bilendir.



Hakkı Yılmaz
Ve O, gökteki ilâh olandır ve yeryüzünde ilâh olandır. Ve O, en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/ sağlam yapandır, çok iyi bilendir.