KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     6 : 141   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
وَهُوَ ve huve ve O’dur
الَّذِي lleƶī ki
أَنْشَأَ enşee yaratan
جَنَّاتٍ cennātin bahçeleri
مَعْرُوشَاتٍ meǎ’rūşātin çardaklı
وَغَيْرَ ve ğayra ve
مَعْرُوشَاتٍ meǎ’rūşātin çardaksız
وَالنَّخْلَ ve nneḣle hurma(ları)
وَالزَّرْعَ ve zzer’ǎ ve ekin(ler)i
مُخْتَلِفًا muḣtelifen çeşit çeşit
أُكُلُهُ ukuluhu ürünleri
وَالزَّيْتُونَ ve zzeytūne ve zeytinleri
وَالرُّمَّانَ ve rrummāne ve narları
مُتَشَابِهًا muteşābihen birbirine benzer
وَغَيْرَ ve ğayra
مُتَشَابِهٍ muteşābihin ve benzemez
كُلُوا kulū yeyin
مِنْ min -ndan
ثَمَرِهِ ṧemerihi meyvası-
إِذَا iƶā zaman
أَثْمَرَ eṧmera meyva verdiği
وَاتُوا ve ātū ve verin
حَقَّهُ Haḳḳahu hakkını (sadakasını)
يَوْمَ yevme günü
حَصَادِهِ HaSādihi hasat
وَلَا ve lā ve asla
تُسْرِفُوا tusrifū israf etmeyin
إِنَّهُ innehu çünkü O
لَا
يُحِبُّ yuHibbu sevmez
الْمُسْرِفِينَ l-musrifīne israf edenleri
 
Ayet Meali

Ve huvellezî enşee cennâtin ma’rûşâtin ve gayre ma’rûşâtin ven nahle vez zer’a muhtelifen ukuluhu vez zeytûne ver rummâne muteşâbihen ve gayre muteşâbih(muteşâbihin), kulû min semerihî izâ esmere ve âtû hakkahu yevme hasâdihî ve lâ tusrifû, innehu lâ yuhibbul musrifîn(musrifîne).



Elmalı Hamdi Yazır

Asmalı ve asmasız (üzüm) bahçeleri, hurmaları, ürünleri çeşit çeşit ekinleri, zeytinleri ve narları, birbirine benzer ve benzemez biçimde yaratan O´dur. Her biri meyve verince meyvesinden yiyin, hasat günü de hakkını (zekat ve sadakasını) verin; ama israf etmeyin, çünkü O, israf edenleri sevmez.



Diyanet
Çardaklı ve çardaksız (üzüm) bahçeleri, ürünleri çeşit çeşit hurmaları, ekinleri, birbirine benzer ve benzemez biçimde zeytin ve narları yaratan O´dur. Herbiri meyve verdiği zaman meyvesinden yeyin. Devşirilip toplandığı gün de hakkını (zekât ve sadakasını) verin, fakat israf etmeyin; çünkü Allah israf edenleri sevmez.



Ahmed Hulusi
Çardaklı ve çardaksız bahçeleri, hurmaları, yemişleri muhtelif ekinleri, zeytinleri ve narları, müteşabih ve gayrı müteşabih olarak inşa eden "HÛ"dur... O`nun ürünlerini meyve verdiğinde yiyin; hasadının gününde ise onun hakkını verin (zekât)... İsraf etmeyin, çünkü O, israf edenleri sevmez.



Yaşar Nuri Öztürk
Çardaklı ve çardaksız bahçeleri, ürünleri çeşit çeşit hurmaları, sebzeleri, zeytinleri, narları, birbirine benzer ve benzemez biçimde oluşturan O´dur. Her birinin meyvesinden, olgunlaştığı zaman yiyin ve hasat gününde onun hakkını da verin. İsraf etmeyin, Allah israf edenleri sevmez.



Muhammed Esed
Zira Odur (hem) ekilip biçilen ve (hem de) kendi başına yetişen bahçeleri (var eden) , hurma ağaçlarını, çeşit çeşit mahsuller veren tarlaları, zeytin ağacını ve narı meydana getiren: (hepsi) birbirine benzer ve hepsi birbirinden çok farklıdır! Olgunlaştığında onların meyvelerinden yiyin ve (yoksullara) mahsulün toplandığı gün haklarını verin. Ve (Allahın nimetlerini) israf etmeyin: kuşkusuz O müsrifleri sevmez!



Edip Yüksel
Çardaklı ve çardaksız bahçeleri, ürünleri, çeşit çeşit hurmaları, ekinleri, zeytinleri ve narları –benzer veya farklı– yaratan O’dur. Her biri meyve verdiği zaman meyvesinden yiyin ve hakkını da hasat gününde verin. Savurganlık yapmayın; O, savurganları sevmez.*



Mustafa İslamoğlu
Ve O’dur insan eliyle yetiştirilen ve kendi başına yetişen bahçeleri bağları, hurmagilleri, çeşit çeşit ürün veren tarlaları, biri diğerine çok benzeyen ve biri diğerinden çok farklı zeytingilleri ve narı var eden. Her biri ürün verdiğinde ürünlerinden yiyin ve hasat günü (yoksullara) haklarını verin; fakat israf etmeyin: Unutmayın ki O israfçıları sevmez.



Hakkı Yılmaz
Ve Allah, asmalı ve asmasız bahçeleri, hurmaları, ürünleri çeşit çeşit ekinleri, zeytinleri ve narları, birbirine benzer ve benzemez biçimde inşa edendir. Meyve verince meyvesinden yiyin, hasat günü de onun hakkını verin ve savurganlık yapmayın. Şüphesiz Allah, savurganlık yapanları sevmez.