KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     6 : 18   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
وَهُوَ ve huve ve O
الْقَاهِرُ l-ḳāhiru tam hakimdir
فَوْقَ fevḳa üstünde
عِبَادِهِ ǐbādihi kullarının
وَهُوَ ve huve ve O
الْحَكِيمُ l-Hakīmu herşeyi yerli yerince yapan
الْخَبِيرُ l-ḣabīru haber alandır
 
Ayet Meali

Ve huvel kâhiru fevka ıbâdih(ıbâdihî), ve huvel hakîmul habîr(habîru).



Elmalı Hamdi Yazır

O, kullarının üstünde tam hâkimdir. O, hüküm ve hikmet sahibidir, herşeyden haberdardır.



Diyanet
O, kullarının üstünde her türlü tasarrufa sahiptir. O, hüküm ve hikmet sahibidir, herşeyden haberdardır.



Ahmed Hulusi
"HÛ"dur, kullarının fevkinde (boyutsal derinliğinden açığa çıkarak) Kaahir (varlığında hükümran olan) olan! "HÛ"dur; Hakiym, Habiyr.



Yaşar Nuri Öztürk
Ve kulları üzerinde hüküm ve egemenlik sahibi Kaahir´dir O. Tüm hikmetlerin kaynağıdır O. Her şeyden haberdardır.



Muhammed Esed
Zira yalnız O, yarattıkları üzerinde otorite sahibidir ve yalnız Odur gerçekten hikmet sahibi, her şeyden haberdar olan.



Edip Yüksel
O, kullarına tam anlamıyla egemendir. O Bilgedir, Haber Alandır.*



Mustafa İslamoğlu
Zira yalnızca O’dur kulları üzerinde mutlak otorite sahibi olan; yine O’dur her hükmünde tam isabet kaydeden, her şeyden henüz kaynağındayken haberdar olan.



Hakkı Yılmaz
Ve O, kullarının üstünde/daha üstün olarak, isyân eden kimseleri kahredendir. Ve O, en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/sağlam yapandır, her şeyin iç yüzünü/gizli taraflarını da iyi bilendir.