KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     62 : 2   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
هُوَ huve O
الَّذِي lleƶī
بَعَثَ beǎṧe gönderendir
فِي içinde
الْأُمِّيِّينَ l-ummiyyīne ümmiler
رَسُولًا rasūlen bir elçi
مِنْهُمْ minhum kendilerinden olan
يَتْلُو yetlū okuyan
عَلَيْهِمْ ǎleyhim onlara
ايَاتِهِ āyātihi O’nun ayetlerini
وَيُزَكِّيهِمْ ve yuzekkīhim ve onları yücelten
وَيُعَلِّمُهُمُ ve yuǎllimuhumu ve onlara öğreten
الْكِتَابَ l-kitābe Kitabı
وَالْحِكْمَةَ velHikmete ve hikmeti
وَإِنْ vein oysa
كَانُوا kānū onlar idiler
مِنْ min
قَبْلُ ḳablu önceden
لَفِي lefī içinde
ضَلَالٍ Delālin bir sapıklık
مُبِينٍ mubīnin açık
 
Ayet Meali

Huvellezî bease fîl ummiyyîne resûlen minhum yetlû aleyhim âyâtihî ve yuzekkîhim ve yuallimuhumul kitâbe vel hikmeh(hikmete), ve in kânû min kablu le fî dalâlin mubîn(mubînin).



Elmalı Hamdi Yazır

O´dur ki ümmiler içinde, kendilerinden olan ve onlara Allah´ın âyetlerini okuyan, onları temizleyen, onlara kitap ve hikmeti öğreten bir Peygamber gönderdi. Oysa onlar, önceden apaçık bir sapıklık içinde idiler.



Diyanet
Çünkü ümmîlere içlerinden, kendilerine âyetlerini okuyan, onları temizleyen, onlara Kitab´ı ve hikmeti öğreten bir peygamber gönderen O´dur. Kuşkusuz onlar önceden apaçık bir sapıklık içindeydiler.



Ahmed Hulusi
O ki, ümmîler içinde kendilerinden Rasûl bâ`s etti ki; onlara O`nun işaretlerini okuyan, onları saflaştıran ve onlara Kitabı (hakikat ve Sünnetullâh BİLGİsi) ve Hikmeti (oluşum sistemi bilgisi) öğretsin. Oysa onlar daha önce apaçık bir inanç sapıklığı içindeydiler.



Yaşar Nuri Öztürk
O Allah´tır ki, ümmîlere içlerinden bir resul göndermiştir de o, onlara Allah´ın ayetlerini okur, onları arıtıp temizler, onlara Kitap´ı ve hikmeti öğretir. Onlar bundan önce tam bir sapıklık içine gömülmüşlerdi.



Muhammed Esed
O, Kitap ile ilgisiz bir topluma, kendi içlerinden kendilerine Allah´ın mesajlarını aktaran, onları arındıran, ilahi kelamı ve hikmeti öğreten bir elçi göndermiştir ki, o´ndan önce, açık bir sapıklık içindeydiler;



Edip Yüksel
O ki, ümmilerin arasından, kendilerinden olan bir elçi göndermiştir ki onlara O’nun ayetlerini okuyor, onları temizliyor ve onlara kitabı ve bilgeliği öğretiyor. Bundan önce onlar apaçık bir sapıklık içinde bulunuyorlardı.



Mustafa İslamoğlu
Daha önce kitaptan mahrum olan ve derin bir sapıklık içinde bulunan topluma kendi ayetlerini okumak, onları arındırmak, kitabı ve isabetli hüküm vermeyi öğretmek için kendi içlerinden bir Elçi gönderen O’dur.



Hakkı Yılmaz
(2,3)O, Anakentliler/Mekkeliler içinde, kendilerinden olan ve Anakentlilere ve henüz onlara katılmamış olan onlardan başkalarına Allah’ın âyetlerini okuyan, onları arındıran, onlara kitabı ve haksızlık, bozgunculuk ve kargaşayı engellemek için konulmuş kanun, düstur ve ilkeleri öğreten bir elçi gönderendir. –Onlar, önceden apaçık bir sapıklık içinde olsalar da.– Ve O, en üstün, en güçlü, en şerefli, mağlûp edilmesi mümkün olmayan/ mutlak galip olandır, en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/sağlam yapandır.