KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     9 : 54   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
وَمَا ve mā ve
مَنَعَهُمْ meneǎhum engel olan
أَنْ en
تُقْبَلَ tuḳbele kabul edilmesine
مِنْهُمْ minhum kendilerinden
نَفَقَاتُهُمْ nefeḳātuhum sadakalarının
إِلَّا illā sadece şudur
أَنَّهُمْ ennehum onların
كَفَرُوا keferū inkar etmeleridir
بِاللَّهِ billahi Allah’ı
وَبِرَسُولِهِ ve birasūlihi ve elçisini
وَلَا ve lā ve
يَأْتُونَ ye’tūne gelmemeleridir
الصَّلَاةَ S-Salāte namaza
إِلَّا illā dışında
وَهُمْ vehum onlar
كُسَالَىٰ kusālā üşene üşene
وَلَا ve lā ve
يُنْفِقُونَ yunfiḳūne sadaka vermemeleri
إِلَّا illā dışında
وَهُمْ vehum onlar
كَارِهُونَ kārihūne istemeye istemeye
 
Ayet Meali

Ve mâ meneahum en tukbele minhum nefekâtuhum illâ ennehum keferû billâhi ve bi resûlihî ve lâ ye’tûnes salâte illâ ve humkusâlâ ve lâ yunfikûne illâ ve hum kârihûn(kârihûne).



Elmalı Hamdi Yazır

İnfakların onlardan kabul olunmamasına sebep, gerçekte Allah´a ve Resulüne inanmamaları, namaza ancak üşene üşene gelmeleri, verdiklerini de ancak istemeye istemeye vermeleridir.



Diyanet
Onların harcamalarının kabul edilmesini engelleyen, onların Allah ve Resûlünü inkâr etmeleri, namaza ancak üşenerek gelmeleri ve istemeyerek harcamalarından başka bir şey değildir.



Ahmed Hulusi
İnfaklarının (Allâh için yaptıkları harcamaların) onlardan kabul edilmesine engel şudur: Onlar, Esmâ`sıyla onların hakikati olarak Allâh`ı ve Rasûlü`nü inkâr edenlerden oldular; salâta ancak tembel tembel gelirler ve ancak istemeye istemeye bağışta bulunurlar.



Yaşar Nuri Öztürk
İnfaklarının onlardan kabul edilmesini engelleyen sadece şudur: Onlar, Allah´a ve resulüne nankörlük ettiler. Namaza ancak üşene üşene gelirler, infak edip dağıttıklarını da içlerinden gelmeyerek verirler.



Muhammed Esed
Onların yaptığı harcamaların kendilerinden (bir iyilik olarak) kabul edilmesinde biricik engel, onların Allahı ve Onun Elçisini tanımaktan kaçınır bir eğilim göstermeleri, (dolayısıyla) namaza ancak üşene üşene katılmaları ve (iyi amaçlar için) ancak gönülsüzce harcamalarıdır.



Edip Yüksel
Yardımlarının kabul edilmesine engel sadece şudur: ALLAH’ı ve elçisini inkâr ettiler, namaza ancak üşenerek yaklaşırlar ve yardımları da isteksiz yaparlar.*



Mustafa İslamoğlu
Onların hayır için harcadıklarının kabülüne tek engel, Allah’a ve O’nun Elçisi’ne ısrarla nankörlük etmeleridir; onlar namaza hep üşene üşene katılırlar ve onlar her daim gönülsüzce hayır yaparlar.



Hakkı Yılmaz
Ve onların yaptıkları harcamaların kendilerinden kabul olunmasına, sadece, onların küfretmesi; Allah’ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmeleri, O’nun Elçisi’nin gerçek elçi oluşunu bilerek reddetmeleri ve salâta [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olmaya; toplumu aydınlatmaya] sadece tembel tembel gitmeleri, Allah yolunda harcamalarını da ancak istemeyerek yapmaları engel oldu.