KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     9 : 65   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
وَلَئِنْ velein ve eğer
سَأَلْتَهُمْ seeltehum onlara sorsan
لَيَقُولُنَّ leyeḳūlunne derler ki
إِنَّمَا innemā sadece
كُنَّا kunnā biz
نَخُوضُ neḣūDu lafa dalmıştık
وَنَلْعَبُ ve nel’ǎbu ve şakalaşıyorduk
قُلْ ḳul de ki
أَبِاللَّهِ ebillahi Allah ile mi?
وَايَاتِهِ ve āyātihi ve O’nun ayetleriyle
وَرَسُولِهِ ve rasūlihi ve O’nun Elçisi ile
كُنْتُمْ kuntum siz
تَسْتَهْزِئُونَ testehziūne alay ediyordunuz
 
Ayet Meali

Ve lein se’eltehum le yekûlunne innemâ kunnâ nahûdu ve nel’ab(nel’abu), kul e billâhi ve âyâtihî ve resûlihî kuntum testehziûn (testehziûne).



Elmalı Hamdi Yazır

Eğer kendilerine sorarsan, «Biz sırf lafa dalmış, şakalaşıyorduk.» derler. De ki: «Allah ile, âyetleri ile ve peygamberi ile mi alay ediyorsunuz?»



Diyanet
Eğer onlara, (niçin alay ettiklerini) sorarsan, elbette, biz sadece lafa dalmış şakalaşıyorduk, derler. De ki: Allah ile, O´nun âyetleriyle ve O´nun peygamberi ile mi alay ediyordunuz?



Ahmed Hulusi
Kendilerine sorarsan kesinlikle şöyle derler: "Biz yalnızca lafa dalmış, şakalaşıp eğleniyorduk!" De ki: "Esmâ`sıyla hakikatiniz olan Allâh ile; O`nun işaretleri ve O`nun Rasûlü ile mi alay edip duruyordunuz!"



Yaşar Nuri Öztürk
Onlara sorarsan elbette şöyle diyeceklerdir: "Lakırdıya dalmış, şakalaşıyorduk, hepsi bu!" De ki: "Allah ile, O´nun ayetleriyle, O´nun resulüyle mi eğleniyordunuz?"



Muhammed Esed
Yine de, onlara soracak olsan mutlaka şöyle cevap verirler: "Yarenliğe kaptırmıştık kendimizi, (kelime) oyun(u) yapıyorduk, hepsi bu". De ki: "Allahla, Onun ayetleriyle, Onun Elçisiyle mi alay edip eğleniyordunuz siz?"



Edip Yüksel
Kendilerine sorarsan, "Biz sadece şakalaşıp oynuyorduk" derler. De ki: "Siz, ALLAH ile, ayetleriyle ve elçisiyle mi alay ediyorsunuz?"



Mustafa İslamoğlu
Dönüp kendilerine sorsan, elbet şöyle diyecekler: "Kendimizi lafa kaptırmıştık, eğleniyorduk, hepsi bu!" de ki: "Allah’la, O’nun ayetleriyle ve O’nun Elçisi’yle mi eğlenip duruyordunuz?



Hakkı Yılmaz
Ve eğer onlara sorsaydın, kesinlikle, “Biz, sadece dalmıştık, oyun oynuyorduk” diyecekler. De ki: “Allah, âyetleri ve Elçisi ile mi alay ediyordunuz?”