KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


KÖK KELİMELER DİZİNİ

    

Elif-Fe-Lam      ا ف ل 

Batmak, kaybolmak, yok olmak

Kur'an'da bu kökten türetilmiş kelimeler toplamda 4 kez geçiyor.

Gövde(ler)

1 kez ءَافِلِين
3 kez أَفَلَ

işaretine tıklayarak ilgili ayetin alternatif meallerine ve içerdiği diğer kelimelerin köklerine gidebilirsiniz.


ءَافِلِين
[HyperLink1] 6:76     الْافِلِينَ     l-āfilīne     batanları
 
İsim    Etken     Eril, Çoğul    Mansûb İsim    
    

فَلَمَّا جَنَّ عَلَيْهِ اللَّيْلُ رَأَىٰ كَوْكَبًا ۖ قَالَ هَٰذَا رَبِّي ۖ فَلَمَّا أَفَلَ قَالَ لَا أُحِبُّ الْآفِلِينَ

Fe lemmâ cenne aleyhil leylu reâ kevkebâ(kevkeben), kâle hâzâ rabbî, fe lemmâ efele kâle lâ uhıbbul âfilîn(âfilîne).

Gece onun üstünü örtünce bir yıldız gördü de "İşte Rabbim bu!" dedi. Yıldız battığında ise "Batıp gidenleri sevmem!" diye konuştu.
 


أَفَلَ
[HyperLink1] 6:76     أَفَلَ     efele     (yıldız) batınca
 
Fiil         3. şahıs, Eril, Tekil  Geçmiş Zaman      
    

فَلَمَّا جَنَّ عَلَيْهِ اللَّيْلُ رَأَىٰ كَوْكَبًا ۖ قَالَ هَٰذَا رَبِّي ۖ فَلَمَّا أَفَلَ قَالَ لَا أُحِبُّ الْآفِلِينَ

Fe lemmâ cenne aleyhil leylu reâ kevkebâ(kevkeben), kâle hâzâ rabbî, fe lemmâ efele kâle lâ uhıbbul âfilîn(âfilîne).

Gece onun üstünü örtünce bir yıldız gördü de "İşte Rabbim bu!" dedi. Yıldız battığında ise "Batıp gidenleri sevmem!" diye konuştu.
 


أَفَلَ
[HyperLink1] 6:77     أَفَلَ     efele     (o da) batınca
 
Fiil         3. şahıs, Eril, Tekil  Geçmiş Zaman      
    

فَلَمَّا رَأَى الْقَمَرَ بَازِغًا قَالَ هَٰذَا رَبِّي ۖ فَلَمَّا أَفَلَ قَالَ لَئِنْ لَمْ يَهْدِنِي رَبِّي لَأَكُونَنَّ مِنَ الْقَوْمِ الضَّالِّينَ

Fe lemmâ reel kamere bâzigan kâle hâzâ rabbî, fe lemmâ efele kâle le in lem yehdinî rabbî le ekûnenne minel kavmid dâllîn(dâllîne).

Ay´ı doğar halde görünce, "Rabbim bu!" dedi. O batınca da şöyle konuştu: "Eğer Rabbim bana kılavuzluk etmeseydi sapıtan topluluktan olurdum."
 


أَفَلَ
[HyperLink1] 6:78     أَفَلَتْ     efelet     (O da) batınca
 
Fiil         3. şahıs, Dişil, Tekil  Geçmiş Zaman      
    

فَلَمَّا رَأَى الشَّمْسَ بَازِغَةً قَالَ هَٰذَا رَبِّي هَٰذَا أَكْبَرُ ۖ فَلَمَّا أَفَلَتْ قَالَ يَا قَوْمِ إِنِّي بَرِيءٌ مِمَّا تُشْرِكُونَ

Fe lemmâ reeş şemse bâzigaten kâle hâzâ rabbî,hâzâ ekber(ekberu), fe lemmâ efelet kâle yâ kavmî innî berîun mimmâ tuşrikûn(tuşrikûne).

Nihayet Güneş´in doğmakta olduğunu gördüğünde, "Benim Rabbim bu, bu daha büyük!" dedi. O da batıp gidince şöyle seslendi: "Ortak koştuğunuz şeylerden uzağım ben."