عِيشَة
69:21
عِيشَةٍ
ǐyşetin
bir yaşam
İsim
Dişil
Mecrûr İsim
Belirsiz
فَهُوَ فِي عِيشَةٍ رَاضِيَةٍ
Fe huve fî îşetin râdıyeh(râdıyetin).
Artık o, hoşnutluk veren bir yaşayış içindedir.
|
عِيشَة
101:7
عِيشَةٍ
ǐyşetin
bir hayat
İsim
Dişil
Mecrûr İsim
Belirsiz
فَهُوَ فِي عِيشَةٍ رَاضِيَةٍ
Fe huve fî îşetin râdiyeh(râdiyetin).
Evet o kişi, hoşnutluk verici bir yaşayış içindedir.
|
مَعَاش
78:11
مَعَاشًا
meǎāşen
geçim zamanı
İsim
Eril
Mansûb İsim
Belirsiz
وَجَعَلْنَا النَّهَارَ مَعَاشًا
Ve cealnen nehâre meâşâ(meaşen).
Gündüzü, geçim için çalışma zamanı yaptık.
|
مَعِيشَة
20:124
مَعِيشَةً
meǐyşeten
bir geçim
İsim
Dişil
Mansûb İsim
Belirsiz
وَمَنْ أَعْرَضَ عَنْ ذِكْرِي فَإِنَّ لَهُ مَعِيشَةً ضَنْكًا وَنَحْشُرُهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ أَعْمَىٰ
Ve men a’rada an zikrî fe inne lehu maîşeten danken ve nahşuruhu yevmel kıyâmeti a’mâ.
Kim benim zikrimden/Kur´anımdan yüz çevirirse onun için zor, sıkıcı bir hayat şekli/dar bir geçim vardır; kıyamet günü de onu kör olarak haşrederiz.
|
مَعِيشَة
28:58
مَعِيشَتَهَا
meǐyşetehā
refah içinde
İsim
Dişil
Mansûb İsim
وَكَمْ أَهْلَكْنَا مِنْ قَرْيَةٍ بَطِرَتْ مَعِيشَتَهَا ۖ فَتِلْكَ مَسَاكِنُهُمْ لَمْ تُسْكَنْ مِنْ بَعْدِهِمْ إِلَّا قَلِيلًا ۖ وَكُنَّا نَحْنُ الْوَارِثِينَ
Ve kem ehleknâ min karyetin batırat maîşetehâ, fe tilke mesâkinuhum lem tusken min ba’dihim illâ kalîlâ(kalîlen), ve kunnâ nahnul vârisîn(vârisîne).
Yaşayışı şımarıklık ve gösterişe yol açmış nice kenti helâk ettik biz. İşte yerleri yurtları! Onlardan sonra oralarda çok az oturuldu. Biziz vâris olanlar, biz.
|
مَعِيشَة
43:32
مَعِيشَتَهُمْ
meǐyşetehum
onların geçimliklerini
İsim
Dişil
Mansûb İsim
أَهُمْ يَقْسِمُونَ رَحْمَتَ رَبِّكَ ۚ نَحْنُ قَسَمْنَا بَيْنَهُمْ مَعِيشَتَهُمْ فِي الْحَيَاةِ الدُّنْيَا ۚ وَرَفَعْنَا بَعْضَهُمْ فَوْقَ بَعْضٍ دَرَجَاتٍ لِيَتَّخِذَ بَعْضُهُمْ بَعْضًا سُخْرِيًّا ۗ وَرَحْمَتُ رَبِّكَ خَيْرٌ مِمَّا يَجْمَعُونَ
E hum yaksimûne rahmete rabbik(rabbike), nahnu kasemnâ beynehum maîşetehum fîl hayâtid dunyâve refa’nâ ba’dahum fevka ba’dın derecâtin li yettehıze ba’duhum ba’dan suhriyyâ(suhriyyen), ve rahmetu rabbike hayrun mimmâ yecmaûn(yecmaûne).
Rabbinin rahmetini onlar mı bölüştürüyorlar? Dünya hayatında onların geçimliklerini aralarında biz paylaştırdık. Ve onların kimini kimine derecelerle üstün kıldık ki, bazısı bazısını tutup çalıştırsın. Rabbinin rahmeti, onların derleyip topladıklarından daha hayırlıdır.
|
مَعَٰيِش
7:10
مَعَايِشَ
meǎāyişe
geçimlikler
İsim
Eril, Çoğul
Mansûb İsim
وَلَقَدْ مَكَّنَّاكُمْ فِي الْأَرْضِ وَجَعَلْنَا لَكُمْ فِيهَا مَعَايِشَ ۗ قَلِيلًا مَا تَشْكُرُونَ
Ve lekad mekkennâkum fîl ardı ve cealnâ lekum fîhâ maâyiş’(maâyişe), kalîlen mâ teşkurûn(teşkurûne).
Andolsun, sizi yeryüzünde yerleştirdik ve sizin için orada, geçiminize yarayacak nimet ve imkanlara vücut verdik. Ne de az şükrediyorsunuz!
|
مَعَٰيِش
15:20
مَعَايِشَ
meǎāyişe
geçimlikler
İsim
Eril, Çoğul
Mansûb İsim
وَجَعَلْنَا لَكُمْ فِيهَا مَعَايِشَ وَمَنْ لَسْتُمْ لَهُ بِرَازِقِينَ
Ve cealnâ lekum fîhâ meâyişe ve men lestum lehu bi râzıkîn(râzıkîne).
Orada sizin için ve rızıklandırıcısı siz olmadığınız kimse için geçimlikler yarattık.
|