مُهْطِعِين
14:43
مُهْطِعِينَ
muhTiǐyne
koşarlar
İsim
İf’al Kalıbı
Etken
Eril, Çoğul
Mansûb İsim
مُهْطِعِينَ مُقْنِعِي رُءُوسِهِمْ لَا يَرْتَدُّ إِلَيْهِمْ طَرْفُهُمْ ۖ وَأَفْئِدَتُهُمْ هَوَاءٌ
Muhtıîne mukniî ruûsihim lâ yerteddu ileyhim tarfuhum, ve ef’idetuhum hevâ’(hevâun).
Başlarını dikerek koşuşurlar. Bakışları kendilerine dönmez. Yürekleri tamamen boşalmıştır.
|
مُهْطِعِين
54:8
مُهْطِعِينَ
muhTiǐyne
koşarlarken
İsim
İf’al Kalıbı
Etken
Eril, Çoğul
Mansûb İsim
مُهْطِعِينَ إِلَى الدَّاعِ ۖ يَقُولُ الْكَافِرُونَ هَٰذَا يَوْمٌ عَسِرٌ
Muhtıîne iled dâi, yekûlul kâfirûne hâzâ yevmun asir(asirun).
Boyunları büküktür çağıranın önünde. Derler ki o küfre saplananlar: "Çok zorlu bir gün bu!"
|
مُهْطِعِين
70:36
مُهْطِعِينَ
muhTiǐyne
koşuyorlar
İsim
İf’al Kalıbı
Etken
Eril, Çoğul
Mansûb İsim
فَمَالِ الَّذِينَ كَفَرُوا قِبَلَكَ مُهْطِعِينَ
Fe mâ lillezîne keferû kıbeleke muhtıîn(muhtıîne).
O nankörlere ne oluyor ki, sana doğru, o yandan, bu yandan boyunlarını uzatarak geliyorlar;
|