نَزْغ
7:200
نَزْغٌ
nezğun
bir kötü düşünce
İsim
Eril
Merfû` İsim
Belirsiz
وَإِمَّا يَنْزَغَنَّكَ مِنَ الشَّيْطَانِ نَزْغٌ فَاسْتَعِذْ بِاللَّهِ ۚ إِنَّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ
Ve immâ yenzeganneke mineş şeytâni nezgun festeiz billâh(billâhi), innehu semîun alîm(alîmun).
Şeytandan bir dürtük seni dürtüklediğinde, Allah´a sığın. Çünkü O, herşeyi işitir, herşeyi bilir.
|
نَزْغ
41:36
نَزْغٌ
nezğun
kötü bir düşünce
İsim
Eril
Merfû` İsim
Belirsiz
وَإِمَّا يَنْزَغَنَّكَ مِنَ الشَّيْطَانِ نَزْغٌ فَاسْتَعِذْ بِاللَّهِ ۖ إِنَّهُ هُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ
Ve immâ yenzeganneke mineş şeytâni nezgun festeız billâh(billâhi), innehu huves semîul alîm(alîmu).
Eğer şeytandan gelen kötü bir dürtü seni dürtecek olursa hemen Allah´a sığın! Çünkü en iyi işiten O´dur, en iyi bilen O...
|
نَّزَغَ
7:200
يَنْزَغَنَّكَ
yenzeğanneke
seni dürtüklerse
Fiil
3. şahıs, Eril, Tekil
Şimdiki/Geniş Zaman
وَإِمَّا يَنْزَغَنَّكَ مِنَ الشَّيْطَانِ نَزْغٌ فَاسْتَعِذْ بِاللَّهِ ۚ إِنَّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ
Ve immâ yenzeganneke mineş şeytâni nezgun festeiz billâh(billâhi), innehu semîun alîm(alîmun).
Şeytandan bir dürtük seni dürtüklediğinde, Allah´a sığın. Çünkü O, herşeyi işitir, herşeyi bilir.
|
نَّزَغَ
12:100
نَزَغَ
nezeğa
fitne soktuktan
Fiil
3. şahıs, Eril, Tekil
Geçmiş Zaman
وَرَفَعَ أَبَوَيْهِ عَلَى الْعَرْشِ وَخَرُّوا لَهُ سُجَّدًا ۖ وَقَالَ يَا أَبَتِ هَٰذَا تَأْوِيلُ رُؤْيَايَ مِنْ قَبْلُ قَدْ جَعَلَهَا رَبِّي حَقًّا ۖ وَقَدْ أَحْسَنَ بِي إِذْ أَخْرَجَنِي مِنَ السِّجْنِ وَجَاءَ بِكُمْ مِنَ الْبَدْوِ مِنْ بَعْدِ أَنْ نَزَغَ الشَّيْطَانُ بَيْنِي وَبَيْنَ إِخْوَتِي ۚ إِنَّ رَبِّي لَطِيفٌ لِمَا يَشَاءُ ۚ إِنَّهُ هُوَ الْعَلِيمُ الْحَكِيمُ
Ve refea ebeveyhi alel arşı ve harrû lehu succedâ(succeden), ve kâle yâ ebeti hâzâ te’vîlu ru’yâye min kablu kad cealehâ rabbî hakkâ(hakkan), ve kad ahsene bî iz ahrecenî mines sicni ve câe bikum minel bedvi min ba’di en nezegaş şeytânu beynî ve beyne ıhvetî, inne rabbî latîfun limâ yeşâ’(yeşâu) innehu huvel alîmul hakîm(hakîmu).
Ana babasını tahtın üstüne çıkardı. Hepsi, Yûsuf´un önünde secde eder gibi eğildiler. Yûsuf dedi: "Babacığım, işte bu, benim önceden gördüğüm rüyanın yorumudur. Rabbim onu gerçekleştirdi. O, bana çok güzel lütuflarda bulundu, şeytan, benimle kardeşlerim arasına yamukluk soktuktan sonra, O beni zındandan çıkardı. Sizi de çölden getirdi. Rabbim, dilediği şeyde çok ince lütuflar sergiliyor. Alîm olan O´dur, Hakîm olan O´dur."
|
نَّزَغَ
17:53
يَنْزَغُ
yenzeğu
girer
Fiil
3. şahıs, Eril, Tekil
Şimdiki/Geniş Zaman
وَقُلْ لِعِبَادِي يَقُولُوا الَّتِي هِيَ أَحْسَنُ ۚ إِنَّ الشَّيْطَانَ يَنْزَغُ بَيْنَهُمْ ۚ إِنَّ الشَّيْطَانَ كَانَ لِلْإِنْسَانِ عَدُوًّا مُبِينًا
Ve kul li ibâdî yekûlûlletî hiye ahsen(ahsenu), inneş şeytâne yenzegu beynehum, inneş şeytâne kâne lil insâni aduvven mubînâ(mubînen).
Kullarıma de ki: En güzel olan neyse onu söylesinler. Çünkü şeytan, aralarına yamukluk sokar. Şeytan, insan için apaçık bir düşmandır.
|
نَّزَغَ
41:36
يَنْزَغَنَّكَ
yenzeğanneke
seni dürtecek olursa
Fiil
3. şahıs, Eril, Tekil
Şimdiki/Geniş Zaman
وَإِمَّا يَنْزَغَنَّكَ مِنَ الشَّيْطَانِ نَزْغٌ فَاسْتَعِذْ بِاللَّهِ ۖ إِنَّهُ هُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ
Ve immâ yenzeganneke mineş şeytâni nezgun festeız billâh(billâhi), innehu huves semîul alîm(alîmu).
Eğer şeytandan gelen kötü bir dürtü seni dürtecek olursa hemen Allah´a sığın! Çünkü en iyi işiten O´dur, en iyi bilen O...
|