سُلَٰلَة
23:12
سُلَالَةٍ
sulāletin
süzmesi-
İsim
Dişil
Mecrûr İsim
Belirsiz
وَلَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنْسَانَ مِنْ سُلَالَةٍ مِنْ طِينٍ
Ve lekad halaknal insâne min sulâletin min tîn(tînin).
Yemin olsun ki, biz insanı topraktan oluşan bir özden yarattık.
|
سُلَٰلَة
32:8
سُلَالَةٍ
sulāletin
bir özü-
İsim
Dişil
Mecrûr İsim
Belirsiz
ثُمَّ جَعَلَ نَسْلَهُ مِنْ سُلَالَةٍ مِنْ مَاءٍ مَهِينٍ
Summe ceale neslehu min sulâletin min mâin mehîn(mehînin).
Sonra onun neslini bir üsareden, hor görülen bir sudan oluşturdu.
|
يَتَسَلَّلُ
24:63
يَتَسَلَّلُونَ
yetesellelūne
sıvışıp gidenleri
Fiil
Tefa’ul Kalıbı
3. şahıs, Eril, Çoğul
Şimdiki/Geniş Zaman
لَا تَجْعَلُوا دُعَاءَ الرَّسُولِ بَيْنَكُمْ كَدُعَاءِ بَعْضِكُمْ بَعْضًا ۚ قَدْ يَعْلَمُ اللَّهُ الَّذِينَ يَتَسَلَّلُونَ مِنْكُمْ لِوَاذًا ۚ فَلْيَحْذَرِ الَّذِينَ يُخَالِفُونَ عَنْ أَمْرِهِ أَنْ تُصِيبَهُمْ فِتْنَةٌ أَوْ يُصِيبَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ
Lâ tec’alû duâer resûli beynekum ke duâi ba’dıkum ba’da(ba’den), kad ya’lemullâhullezîne yetesellelûne minkum livâzâ(livâzen), fel yahzerillezîne yuhâlifûne an emrihî en tusîbehum fitnetun ev yusîbehum azâbun elîm(elîmun).
Aranızda peygamberi çağırmayı, sizin birbirinizi çağırmanıza eş tutmayın. Allah sizin, birbirini siper ederek sıvışıp gidenlerinizi bilir. Resulün emrine aykırı davrananlar, kendilerine bir fitnenin gelip çatmasından yahut acıklı bir azabın yakalarına yapışmasından çekinsinler.
|