خَائِبِين
3:127
خَائِبِينَ
ḣāibīne
umutsuz olarak
İsim
Etken
Eril, Çoğul
Mansûb İsim
لِيَقْطَعَ طَرَفًا مِنَ الَّذِينَ كَفَرُوا أَوْ يَكْبِتَهُمْ فَيَنْقَلِبُوا خَائِبِينَ
Li yaktaa tarafen minellezîne keferû ev yekbitehum fe yenkalibû hâibîn(hâibîne).
Allah bunu yaptı ki, küfre sapanlardan bir kısmını bölüp ayırsın veya onları zelîl etsin de yıkık ve ürkek bir halde dönüp gitsinler.
|
خَابَ
14:15
وَخَابَ
ve ḣābe
ve perişan oldu
Fiil
3. şahıs, Eril, Tekil
Geçmiş Zaman
وَاسْتَفْتَحُوا وَخَابَ كُلُّ جَبَّارٍ عَنِيدٍ
Vesteftehû ve hâbe kullu cebbârin anîd(anîdin).
Ve Allah´tan fetih istediler. Ve her inatçı zorba perişan oldu.
|
خَابَ
20:61
خَابَ
ḣābe
perişan olmuştur
Fiil
3. şahıs, Eril, Tekil
Geçmiş Zaman
قَالَ لَهُمْ مُوسَىٰ وَيْلَكُمْ لَا تَفْتَرُوا عَلَى اللَّهِ كَذِبًا فَيُسْحِتَكُمْ بِعَذَابٍ ۖ وَقَدْ خَابَ مَنِ افْتَرَىٰ
Kâle lehum mûsâ veylekum lâ tefterû alallâhi keziben fe yushıtekum bi azâb(azâbin), ve kad hâbe menifterâ.
Mûsa onlara dedi ki: "Yazıklar olsun size, yalan düzerek Allah´a iftira etmeyin! Yoksa bir azap ile kökünüzü kurutur. İftira eden, perişan olmuştur."
|
خَابَ
20:111
خَابَ
ḣābe
perişan olmuştur
Fiil
3. şahıs, Eril, Tekil
Geçmiş Zaman
وَعَنَتِ الْوُجُوهُ لِلْحَيِّ الْقَيُّومِ ۖ وَقَدْ خَابَ مَنْ حَمَلَ ظُلْمًا
Ve anetil vucûhu lil hayyil kayyûm(kayyûmi), ve kad hâbe men hamele zulmâ(zulmen).
Bütün yüzler o Hayy ve Kayyûm önünde yere inmiştir. Zulüm taşıyan perişan olup gitmiştir.
|
خَابَ
91:10
خَابَ
ḣābe
ziyana uğramıştır
Fiil
3. şahıs, Eril, Tekil
Geçmiş Zaman
وَقَدْ خَابَ مَنْ دَسَّاهَا
Ve kad hâbe men dessâhâ.
Onu kirletip örtense kayba uğramıştır.
|