KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     12 : 58   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
وَجَاءَ ve cā'e ve geldiler
إِخْوَةُ iḣvetu kardeşleri
يُوسُفَ yūsufe Yusuf’un
فَدَخَلُوا fe deḣalū girdiler
عَلَيْهِ ǎleyhi onun yanına
فَعَرَفَهُمْ fe ǎrafe hum o onları tanıdı
وَهُمْ vehum fakat onlar
لَهُ lehu onu
مُنْكِرُونَ munkirūne tanımıyorlardı
 
Ayet Meali

Ve câe ihvetu yûsufe fe dehalû aleyhi fe arefehum ve hum lehu munkirûn(munkirûne).



Elmalı Hamdi Yazır

(Bir gün) Yusuf´un kardeşleri çıkageldiler ve onun yanına girdiler. O, onları görür görmez tanıdı, oysa onlar onu tanıyamamışlardı.



Diyanet
Yusuf´un kardeşleri gelip onun huzuruna girdiler, (Yusuf) onları tanıdı, onlar onu tanımıyorlardı.



Ahmed Hulusi
(Nihayet) Yusuf`un kardeşleri geldi... Onun yanına girdiler... Onlar Yusuf`u tanımadıkları hâlde Yusuf, onları tanıdı.



Yaşar Nuri Öztürk
Nihayet Yûsuf´un kardeşleri çıkageldiler; Yûsuf´un yanına girdiler, o onları tanıdı. Ama onlar onu tanıyamıyorlardı.



Muhammed Esed
(Yıllar sonra) Yusuf´un kardeşleri (Mısır´a) geldiler ve o´nun huzuruna çıktılar; o hemen tanıdı onları; ama berikiler o´nu tanımadılar.



Edip Yüksel
Yusuf’un kardeşleri gelip onun huzuruna girdiler. Onları tanıdı; ancak onlar onu tanımadı.



Mustafa İslamoğlu
Nihayet Yusuf’un kardeşleri (tahıl yardımından pay almak için Mısır’a) geldiler ve onun huzuruna çıktılar. O onları derhal tanıdı, fakat onlar onu tanıyamadılar.



Hakkı Yılmaz
Yûsuf’un kardeşleri geldiler de o’nun yanına girdiler. O, onları hemen tanıdı, onlar ise o’nu tanıyamayan kimselerdi.