KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     2 : 43   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
وَأَقِيمُوا ve eḳīmū ve kılın
الصَّلَاةَ S-Salāte namazı
وَاتُوا ve ātū ve verin
الزَّكَاةَ z-zekāte zekatı
وَارْكَعُوا verkeǔ ve ruku edin
مَعَ meǎ beraber
الرَّاكِعِينَ r-rākiǐyne rüku edenlerle
 
Ayet Meali

Ve ekîmûs salâte ve âtûz zekâte verkeû mear râkiîn(râkiîne).



Elmalı Hamdi Yazır

Hem namazı dosdoğru kılın, zekatı verin, rükû edenlerle birlikte siz de rükû edin.



Diyanet
Namazı tam kılın, zekâtı hakkıyla verin, rükû edenlerle beraber rükû edin.



Ahmed Hulusi
Salâtı ikame edin (âfakî ve enfüsî yönelişi yaşayın), zekâtı (size bağışlananın bir kısmını karşılıksız) verin; rükû edenlerle beraber rükû edin. (Varlığınızdaki Allâh Esmâ`sının azametini hissedip, tespih edin ve bunun nefsin hakikati olan Muhıyt tarafından algılandığını, rükûdan kalkıp "semi`Allâhu..." derken fark edin.)



Yaşar Nuri Öztürk
Namazı kılın, zekâtı verin; rükû edenlerle birlikte rükû edin.



Muhammed Esed
Namazda dikkatli ve devamlı olun, karşılıksız yardımda bulunun ve namazda rüku edenlerle birlikte rüku edin.



Edip Yüksel
Namazı gözetin, zekatı verin ve eğilenlerle birlikte eğilin.



Mustafa İslamoğlu
Namazı istikametle kılın, zekatı gönlünüzden kopararak verin, Allah’a rüku edenlerle birlikte siz de rüku edin!



Hakkı Yılmaz
Salâtı ikame ediniz [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma; toplumu aydınlatma kurumları oluşturunuz-ayakta tutunuz], zekâtı/vergiyi veriniz, Allah’ı birleyenler ile birlikte siz de Allah’ı birleyiniz.