KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     23 : 114   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
قَالَ ḳāle buyurdu ki
إِنْ in
لَبِثْتُمْ lebiṧtum kalmadınız
إِلَّا illā başka
قَلِيلًا ḳalīlen az bir (zamandan)
لَوْ lev keşke
أَنَّكُمْ ennekum siz
كُنْتُمْ kuntum bilseydiniz
تَعْلَمُونَ teǎ’lemūne -mi sandınız?
 
Ayet Meali

Kâle in lebistum illâ kalîlen lev ennekum kuntum ta’lemûn(ta’lemûne).



Elmalı Hamdi Yazır

(Allah) buyurur ki: Sadece az bir süre kaldınız; keşke siz (bunu) bilmiş olsaydınız!



Diyanet
Buyurur: Sadece az bir süre kaldınız; keşke siz (bunu) bilmiş olsaydınız!



Ahmed Hulusi
Dedi ki: "Ancak az (bir süre) kaldınız, eğer gerçekten bilseydiniz!"



Yaşar Nuri Öztürk
Buyurdu: "Sadece birazcık kaldınız. Keşke biliyor olsaydınız."



Muhammed Esed
(Bunun üzerine, Allah:) "Orada sadece az bir vakit kaldınız; bunu bir bilseydiniz!



Edip Yüksel
Dedi ki, "Siz gerçekten çok kısa bir süre kaldınız, keşke bilseydiniz."



Mustafa İslamoğlu
(Allah şöyle diyecek): "Yalnızca kısa bir süre kaldınız: Keşke siz, bunu olsun bilseydiniz!"



Hakkı Yılmaz
Allah: “Siz sadece pek az bir süre kaldınız; keşke siz bilmiş olsaydınız!” dedi.