KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     27 : 18   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
حَتَّىٰ Hattā nihayet
إِذَا iƶā zaman
أَتَوْا etev geldikleri
عَلَىٰ ǎlā üzerine
وَادِ vādi vadisi
النَّمْلِ n-nemli karınca
قَالَتْ ḳālet dedi
نَمْلَةٌ nemletun bir karınca
يَا أَيُّهَا yā eyyuhā ey
النَّمْلُ n-nemlu karıncalar
ادْخُلُوا dḣulū girin
مَسَاكِنَكُمْ mesākinekum yuvalarınıza
لَا
يَحْطِمَنَّكُمْ yeHTimennekum sizi ezmesinler
سُلَيْمَانُ suleymānu Süleyman
وَجُنُودُهُ ve cunūduhu ve orduları
وَهُمْ vehum ve onlar
لَا
يَشْعُرُونَ yeş’ǔrūne farkında olmayarak
 
Ayet Meali

Hattâ izâ etev alâ vâdin nemli kâlet nemletun yâ eyyuhen nemludhulû mesâkinekum, lâ yahtımennekum suleymânu ve cunûduhu ve hum lâ yeş’urûn(yeş’urûne).



Elmalı Hamdi Yazır

Nihayet karınca vâdisine geldikleri zaman, bir karınca: «Ey karıncalar! Yuvalarınıza girin; Süleyman ve ordusu farkına varmadan sizi ezmesin!» dedi.



Diyanet
Nihayet Karınca vâdisine geldikleri zaman, bir karınca: Ey karıncalar! Yuvalarınıza girin; Süleyman ve ordusu farkına varmadan sizi ezmesin! dedi.



Ahmed Hulusi
Nihayet Karınca Vadisine geldikleri vakit, bir dişi karınca: "Ey karıncalar... Meskenlerinize girin... Süleyman ve orduları farkında olmadan sizi ezip yok etmesinler" dedi.



Yaşar Nuri Öztürk
Karınca vadisine geldiklerinde bir karınca şöyle seslendi: "Ey karıncalar! Yuvalarınıza girin ki, Süeyman ve orduları farkında olmayarak sizi ezmesinler."



Muhammed Esed
(Nitekim,) karınca(larla dolu bir) vadiye geldiklerinde, karıncalardan biri: "Ey karıncalar!" diye bağırdı, "Hemen yuvalarınıza girin ki Süleyman ve ordusu, farkında olmadan sizi ezip geçmesin!"



Edip Yüksel
Karınca vadisine varınca, bir karınca, "Ey karıncalar, yuvalarınıza giriniz ki Süleyman ve orduları farkında olmayarak sizi ezmesinler."*



Mustafa İslamoğlu
Derken karıncalar(ın olduğu) vadiye gelince, bir ana karınca "Ey karıncalar!" diye komut verdi; "(Derhal) yuvalarınıza girin ki, Süleyman ve orduları farkına varmadan sizi çiğnemesin!"



Hakkı Yılmaz
Sonunda Karınca Vadisi’ne geldikleri zaman, bir karınca: “Ey karıncalar! Evlerinize girin, Süleymân ve orduları bilinçsizce sizi kırıp geçirmesin!” dedi.