KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     29 : 34   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
إِنَّا innā şüphesiz biz
مُنْزِلُونَ munzilūne indireceğiz
عَلَىٰ ǎlā üstüne
أَهْلِ ehli halkının
هَٰذِهِ hāƶihi şu
الْقَرْيَةِ l-ḳaryeti ülke
رِجْزًا riczen bir azab
مِنَ mine -ten
السَّمَاءِ s-semāi gök-
بِمَا bimā sebebiyle
كَانُوا kānū olmaları
يَفْسُقُونَ yefsuḳūne fasıklık yapıyor(lar)
 
Ayet Meali

İnnâ munzilûne alâ ehli hâzihil karyeti riczen mines semâi bimâ kânû yefsukûn(yefsukûne).



Elmalı Hamdi Yazır

«Biz şüphesiz bu memleket halkının üzerine, yoldan çıkmalarına karşılık (feci) bir azab indireceğiz.» (dediler).



Diyanet
«Biz, şüphesiz, bu memleket halkının üzerine, yoldan çıkmalarına karşılık gökten (feci) bir azap indireceğiz.»



Ahmed Hulusi
"Muhakkak ki biz şu bölge halkına, bozuk inançları dolayısıyla semâdan bir azap inzâl edeceğiz."



Yaşar Nuri Öztürk
"Şu kent halkı üstüne, yaptıkları fenalıklardan ötürü gökten bir felaket indireceğiz."



Muhammed Esed
Bu yörenin halkına, işledikleri bütün kötülüklerin karşılığı olarak gökten mutlaka bir bela indireceğiz!" dediler.



Edip Yüksel
"Yoldan çıktıkları için, biz bu kentin üzerine gökten bir felaket indireceğiz."



Mustafa İslamoğlu
İşte bu yüzden biz şu bölge halkına, işleye geldikleri fısku fücur yüzünden gökten yakıcı bir bela indireceğiz."



Hakkı Yılmaz
(33,34)Elçilerimiz Lût’a geldiklerinde de o, onlar hakkında tasalandı. Ve onlar sebebiyle eli-kolu bağlandı kaldı. Ve elçiler: “Korkma, tasalanma! Şüphesiz biz, seni ve geride kalanlardan olan karın hariç yakınlarını kurtaracağız. Şüphesiz biz, bu kent halkının üzerine, hak yoldan çıkıcılık yapıp durmaları nedeniyle semadan bir azap indirteceğiz” dediler.