KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     3 : 23   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
أَلَمْ elem
تَرَ tera görmedin mi?
إِلَى ilā
الَّذِينَ elleƶīne kimseleri
أُوتُوا ūtū verilmiş olan
نَصِيبًا neSīben bir (nasip) pay
مِنَ mine -tan
الْكِتَابِ l-kitābi Kitap-
يُدْعَوْنَ yud’ǎvne çağırılıyorlar da
إِلَىٰ ilā
كِتَابِ kitābi Kitabına
اللَّهِ llahi Allah’ın
لِيَحْكُمَ liyeHkume hüküm versin diye
بَيْنَهُمْ beynehum aralarında
ثُمَّ ṧumme sonra
يَتَوَلَّىٰ yetevellā dönüyorlar
فَرِيقٌ ferīḳun bir topluluk
مِنْهُمْ minhum onlardan
وَهُمْ ve hum ve onlar
مُعْرِضُونَ muǎ’riDūne yüz çeviriyorlar
 
Ayet Meali

E lem tera ilellezîne ûtû nasîben minel kitâbi yud’avne ilâ kitâbillâhi li yahkume beynehum summe yetevellâ ferîkun minhum ve hum mu’ridûn(mu’ridûne).



Elmalı Hamdi Yazır

Görmüyor musun, o kendilerine kitaptan bir nasip verilmiş olanlar, aralarında hüküm vermek için Allah´ın kitabına davet olunuyorlar da, sonra içlerinden bir kısmı yüz çevirerek dönüp gidiyorlar.



Diyanet
(Resûlüm!) Kendilerine Kitap´tan bir pay verilenleri (yahudileri) görmez misin ki, aralarında hükmetmesi için Allah´ın Kitab´ına çağırılıyorlar da, sonra içlerinden bir gurup cayarak geri dönüyor.



Ahmed Hulusi
Vahyedilen bilgilerden bir nasip verilmiş olanları görmedin mi; aralarında hüküm verilmesi için Allâh vahyine davet ediliyorlar, sonra onlardan bazıları yüz çevirip gidiyor.



Yaşar Nuri Öztürk
Şu kendilerine Kitap´tan bir pay verilmiş olanlara bak, aralarında hüküm vermesi için Allah´ın Kitabı´na çağırılıyorlar da içlerinden bir zümre yüz çevirerek dönüp gidiyor.



Muhammed Esed
(Daha önce) vahiyden kendilerine pay verilenleri bilmez misin? Onlara aralarında hüküm verirken Allah´ın kelamına başvurmaları yolunda çağrı yapılmıştır; ama bazısı, inatla (ondan) yüz çevirir;



Edip Yüksel
Kitaptan kendilerine bir pay verilmiş olanlara baksana, aralarında hükmetmeleri için ALLAH’ın kitabına çağrılıyorlar da onlardan bir grup yüz çevirip geri dönüyor.



Mustafa İslamoğlu
Baksana şu kendilerine daha önce vahiyden bir pay verilenlere? Aralarını bulmak için Allah’ın kitabına çağrıldılar; fakat onlardan bir kısmı döneklik yaparak yüz çevirdiler.



Hakkı Yılmaz
Kendilerine Kitap’tan bir nasip verilmiş olan şu kimseleri görmedin mi/hiç düşünmedin mi? Onlar, aralarında hüküm vermek için Allah’ın kitabına çağrılıyorlar, sonra onlardan bir kısmı, mesafelenerek geri duruyorlar.