KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     3 : 73   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
وَلَا ve lā
تُؤْمِنُوا tu'minū ve güvenmeyin
إِلَّا illā başkasına
لِمَنْ limen kimseden
تَبِعَ tebiǎ uyan
دِينَكُمْ dīnekum sizin dininize
قُلْ ḳul de ki
إِنَّ inne şüphesiz
الْهُدَىٰ l-hudā Hidayet
هُدَى hudā hidayetidir
اللَّهِ llahi Allah’ın
أَنْ en
يُؤْتَىٰ yu'tā verilmesinden (mi?)
أَحَدٌ eHadun birine
مِثْلَ miṧle benzerinin
مَا şeyin
أُوتِيتُمْ ūtītum size verilen
أَوْ ev veya
يُحَاجُّوكُمْ yuHāccūkum (aleyhinize) deliller getireceklerinden (mi?)
عِنْدَ ǐnde huzurunda
رَبِّكُمْ rabbikum Rabbinizin
قُلْ ḳul de ki
إِنَّ inne şüphesiz
الْفَضْلَ l-feDle Lutuf
بِيَدِ biyedi elindedir
اللَّهِ llahi Allah’ın
يُؤْتِيهِ yu'tīhi onu verir
مَنْ men kimseye
يَشَاءُ yeşā'u dilediği
وَاللَّهُ vallahu Allah’ın
وَاسِعٌ vāsiǔn (lutfu) geniştir
عَلِيمٌ ǎlīmun (O her şeyi) bilendir
 
Ayet Meali

Ve lâ tu’minû illâ li men tebia dînekum, kul innel hudâ hudallâhi en yu’tâ ehadun misle mâ ûtîtum ev yuhâccûkum inde rabbikum, kul innel fadla bi yedillâh(yedillâhi), yu’tîhi men yeşâ’(yeşâu), vallâhu vâsiun alîm(alîmun).



Elmalı Hamdi Yazır

«Ve kendi dininize uyanlardan başkasına inanmayın» (dediler). De ki: «Şüphesiz doğru yol, Allah´ın yoludur». (Onlar kendi aralarında): «Size verilenin benzerinin hiçbir kimseye verilmiş olduğuna, yahut Rabbinizin huzurunda sizin aleyhinize deliller getireceklerine» (de inanmayın dediler). De ki: «Lütuf Allah´ın elindedir, onu dilediğine verir. Allah, rahmeti bol olan, her şeyi hakkıyla bilendir».



Diyanet
Sizin dininize uyanlardan başka hiçbir kimseye inanmayın.» (Resûlüm!) De ki: Doğru yol ancak Allah´ın yoludur. Yine (onlar, kendi aralarında şöyle dediler:) «Size verilenin benzerinin başka herhangi bir kimseye verildiğine, yahut Rabbinizin huzurunda onların size karşı deliller getireceklerine de (inanmayın).» De ki: Lütuf ve ihsan Allah´ın elindedir. Onu dilediğine verir. Allah´ın rahmeti geniştir ve O her şeyi hakkıyla bilir.



Ahmed Hulusi
"Dininize tâbi olmayana inanmayın!" De ki: "Hidâyet, Allâh hidâyetidir (hakikatiniz olan Allâh Esmâ`sının hidâyeti esastır). Size verilenin bir benzeri de başka birine veriliyor diye ya da (verilenle) Rabbinizin huzurunda size galip gelecekler diye mi muhalefetiniz?" De ki: "Muhakkak ki fazl Allâh elindedir, onu dilediğine verir. Allâh Vasi`dir, Aliym`dir."



Yaşar Nuri Öztürk
Dininize uyandan başkasına inanmayın." Söyle onlara: "Hidâyet, Allah´ın kılavuzlamasıdır. Size verilenin benzeri bir başkasına veriliyor yahut Rabbinizin katında tartışarak size üstün gelecekler diye mi bütün bunlar?" De ki: "Lütuf Allah´ın elindedir; onu dilediğine verir. Allah Vâsî´dir, varlığı sürekli genişletir; Alîm´dir, herşeyi en iyi şekilde bilir."



Muhammed Esed
ama sizin inancınıza uymayan hiç kimseye (gerçekten) inanmayın." De ki: "Tek (gerçek) rehberlik, Allah´ın rehberliğidir; size verilen (vahy)in benzerinin başka birine de verilmesi şeklinde ifa edilen (bir rehberlik)". Yoksa onlar, Rabbiniz´in huzurunda size muhalefet mi edeceklerdi? De ki: "Lütuf ve ihsan, Allah´ın elindedir; onu dilediğine bağışlar: çünkü Allah (rahmet ve cömertliğinde) sınırsızdır, her şeyi bilendir,



Edip Yüksel
"Sizin dininize uyandan başkasını onaylamayın." Sen de onlara, "Hidayet ALLAH’ın hidayetidir" de. "Size verilenin benzerinin bir başkasına verildiğini de onaylamayın; yoksa Rabbiniz hakkında sizinle tartışma hakkı kazanırlar" derlerse, "Lütuf ALLAH’ın elindedir, dilediğine verir" de. ALLAH Cömerttir, Bilendir.



Mustafa İslamoğlu
fakat sizin dininize uymayan kimseye asla (yürekten) inanmayın!" (Şu hakikati) ilan et: "Doğru rehberlik sadece Allah’ın rehberliğidir; size verilenin bir benzerinin başka birine de verilmesi (zorunuza mı gitti), yoksa Rabbinizin huzurunda aleyhinize delil getirirler diye mi (korkuyorsunuz)? (Şunu da) ekle: "Lütuf ve ihsan Allah’ın elindedir, onu dilediğine bahşeder; zira Allah (lutfunda) sınırsız olandır, her şeyi bilendir:



Hakkı Yılmaz
(72-74)Kitap Ehlinden bir grup da, mü’minlerin dönmeleri için, “İndirilene günün başlangıcında inanın, sonunda da bilerek reddedin /inanmayın. Ve size verilenin benzerinin bir kimseye verilmiş olduğuna yahut Rabbinizin nezdinde sizin aleyhinize deliller getirecekleri hususunda kendi dininize uyanlardan başkasına inanmayın” dediler. De ki: “Şüphesiz kılavuzluk, Allah’ın kılavuzluğudur.” De ki: “ Şüphesiz lütuf, Allah’ın elindedir, onu dilediğine verir. Ve Allah, bilgisi ve rahmeti geniş ve sınırsız olandır, çok iyi bilendir. Rahmetini dilediğine özelleştirir. Ve Allah, büyük lütuf sahibidir.”