KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     63 : 7   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
هُمُ humu onlar
الَّذِينَ elleƶīne ki
يَقُولُونَ yeḳūlūne diyorlar
لَا
تُنْفِقُوا tunfiḳū bir şey vermeyin
عَلَىٰ ǎlā
مَنْ men bulunanlara
عِنْدَ ǐnde yanında
رَسُولِ rasūli Elçisinin
اللَّهِ llahi Allah’ın
حَتَّىٰ Hattā
يَنْفَضُّوا yenfeDDū dağılıp gitsinler
وَلِلَّهِ velillahi Allah’ındır
خَزَائِنُ ḣazāinu hazineleri
السَّمَاوَاتِ s-semāvāti göklerin
وَالْأَرْضِ vel’erDi ve yerin
وَلَٰكِنَّ velākinne fakat
الْمُنَافِقِينَ l-munāfiḳīne münafıklar
لَا
يَفْقَهُونَ yefḳahūne anlamazlar
 
Ayet Meali

Humullezîne yekûlûne lâ tunfikû alâ men inde resûlillâhi hattâ yenfaddû, ve lillâhi hazâinus semâvâti vel ardı ve lâkinnel munâfikîne lâ yefkahûn(yefkahûne).



Elmalı Hamdi Yazır

Onlar öyle kimselerdir ki: «Allah´ın elçisinin yanında bulunanları beslemeyin ki dağılıp gitsinler.» diyorlar. Oysa göklerin ve yerin hazineleri Allah´ındır, fakat münafıklar anlamazlar.



Diyanet
Onlar: Allah´ın elçisinin yanında bulunanlar için hiçbir şey harcamayın ki dağılıp gitsinler, diyenlerdir. Oysa göklerin ve yerin hazineleri Allah´ındır. Fakat münafıklar bunu anlamazlar.



Ahmed Hulusi
Onlar: "Rasûlullâh`ın yanında olanlara bağışta bulunmayın, böylece dağılıp gitsinler" diyen kimselerdir! Semâların ve arzın hazineleri Allâh içindir! Fakat ikiyüzlüler anlayıp kavrayamazlar.



Yaşar Nuri Öztürk
Onlar: "Allah resulünün yanındakilere infak edip bir şey vermeyin ki dağılıp gitsinler!" diyen kişilerdir. Oysaki göklerin ve yerin hazineleri, Allah´ın tekelindedir. Ama münafıklar bunu anlamazlar.



Muhammed Esed
Onlar, (hemşehrilerine): "Allah´ın Elçisi ile birlikte olanlara hiçbir şey vermeyin ki belki o´nu terk et(mek zorunda kal)ırlar" derler. Göklerin ve yerin hazineleri Allah´ındır ama bu gerçeği ikiyüzlüler kavrayamaz.



Edip Yüksel
Onlar, "ALLAH’’ın elçisinin yanında bulunanlara yardım etmeyin ki dağılıp gitsinler" diyenlerdir. Oysa göklerin ve yerin hazineleri ALLAH’a aittir; ama ikiyüzlüler kavrayamazlar.



Mustafa İslamoğlu
Onlar, "Rasulullah’ın yanındakilere yardımda bulunmayın ki (etrafından) dağılıp gitsinler" diyen kimselerdir. Bakın, göklerin ve yerin hazineleri Allah’a aittir; fakat münafıklar (bu gerçeği bile) kavramıyorlar.



Hakkı Yılmaz
Onlar: “Allah’ın Elçisi yanında bulunanlara hiçbir harcamada, mâlî destekte bulunmayın, sonunda dağılıp gitsinler” derler. Oysa göklerin ve yeryüzünün hazineleri Allah’ındır. Ancak münâfıklar iyice kavramıyorlar.