KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     65 : 2   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
فَإِذَا feiƶā zaman
بَلَغْنَ beleğne vardıkları
أَجَلَهُنَّ ecelehunne sürelerinin sonuna
فَأَمْسِكُوهُنَّ feemsikūhunne onları (yanınızda) tutun
بِمَعْرُوفٍ bimeǎ’rūfin güzelce
أَوْ ev yahut
فَارِقُوهُنَّ feriḳūhunne onlardan ayrılın
بِمَعْرُوفٍ bimeǎ’rūfin güzellikle
وَأَشْهِدُوا ve eşhidū ve şahid tutun
ذَوَيْ ƶevey sahibi iki kişiyi
عَدْلٍ ǎdlin adalet
مِنْكُمْ minkum içinizden
وَأَقِيمُوا ve eḳīmū ve yapın
الشَّهَادَةَ ş-şehādete şahidliği
لِلَّهِ lillahi Allah için
ذَٰلِكُمْ ƶālikum işte budur
يُوعَظُ yūǎZu öğütlenen
بِهِ bihi onunla
مَنْ men kimseye
كَانَ kāne
يُؤْمِنُ yu'minu inanan
بِاللَّهِ billahi Allah’a
وَالْيَوْمِ velyevmi ve gününe
الْاخِرِ l-āḣiri ahiret
وَمَنْ ve men ve kim
يَتَّقِ yetteḳi sakınırsa
اللَّهَ llahe Allah’dan
يَجْعَلْ yec’ǎl yaratır
لَهُ lehu ona
مَخْرَجًا meḣracen bir çıkış
 
Ayet Meali

Fe izâ belagne ecelehunne fe emsikûhunne bi ma’rûfin evfârikûhunne bi ma’rûfin ve eşhidû zevey adlin minkum ve ekîmûş şehâdete lillâh(lillâhi), zâlikum yûazu bihî men kâne yû’minu billâhi vel yevmil âhir(âhiri), ve men yettekıllâhe yec’al lehu mahrecâ(mahrecen).



Elmalı Hamdi Yazır

Sürelerinin sonuna vardıklarında onları güzelce tutun, yahut güzellikle onlardan ayrılın. İçinizden adalet sahibi iki kişiyi şahit tutun. Şahidliği Allah için yapın. İşte Allah´a ve son güne inanan kimseye öğütlenen budur. Kim Allah´tan korkarsa Allah ona bir çıkış yolu yaratır.



Diyanet
(2-3) İddet müddetlerini doldurduklarında onları ya meşru ölçüler içerisinde (nikâhınız altında) tutun veya onlardan meşru ölçülere göre ayrılın. İçinizden adalet sahibi iki kişiyi de şahit tutun. Şahitliği Allah için yapın. İşte bu, Allah´a ve ahiret gününe inananlara verilen öğüttür. Kim Allah´tan korkarsa, Allah ona bir çıkış yolu ihsan eder. Ve ona beklemediği yerden rızık verir. Kim Allah´a güvenirse O, ona yeter. Şüphesiz Allah, emrini yerine getirendir. Allah her şey için bir ölçü koymuştur.



Ahmed Hulusi
İddetlerinin sonuna ulaştıklarında, ya onları örfe uygun nikâha devam ettirin veya örfe göre onlardan ayrılın... Sizden iki adalet sahibini şahit tutun... Allâh için şehâdeti ikame edin... İşte bu, Esmâ`sıyla hakikati olan Allâh`a ve sonsuz yaşam sürecine iman eden kimsenin kendisi ile öğütlendiğidir... Kim Allâh`tan korunursa, ona bir çıkış yeri oluşturur.



Yaşar Nuri Öztürk
Sürelerini doldurma noktasına geldiklerinde o kadınları ya örfün gerektirdiği biçimde tutun yahut da yine örfün gerektirdiği şartlarla onlardan ayrılın. İçinizden adalet sahibi iki kişiyi de tanık tutun. Tanıklığı Allah için tam bir biçimde yapın. Allah´a ve âhiret gününe inanan kişiye işte bu şekilde öğüt verilmektedir. Kim Allah´tan korkarsa, Allah ona bir çıkış yolu nasip eder.



Muhammed Esed
Böylece, iddetlerinin sonuna yaklaşmak üzere olduklarında, ya onları uygun bir şekilde tutun, yahut uygun bir şekilde bırakın. Ve kendi toplumunuz içinden dürüst(lüğü bilinen) iki kişi (verdiğiniz karara) şahit olarak bulunsun; kendiniz de Allah huzurunda doğru şahitlik yapın! İşte bunlar Allah´a ve Ahiret Günü´ne inananlara verilen öğütlerdir. Ve Allah, Kendisine karşı sorumluluk bilinci taşıyan herkese, (mutsuzluktan) bir çıkış yolu (daima) sağlar



Edip Yüksel
Sürelerini doldurdukları zaman, onları güzelce tutun, yahut güzelce ayırın. İçinizden adalet sahibi iki kişiyi de bu işleme tanık tutun. Tanıklığı ALLAH için yapınız. İşte bu, ALLAH’a ve ahiret gününü onaylayanlar için bir öğüttür. Kim ALLAH’ı sayıp dinlerse ona bir çıkış yolu yaratır.



Mustafa İslamoğlu
İmdi, sürelerinin sonuna yaklaştıklarında ya onları meşru bir biçimde tutun, ya da meşru bir biçimde ayırın; ve siz(in toplumunuz)dan iki kişiyi de şahit olarak bulundurun; ve (hepiniz) şahitliği Allah için dürüstçe yapın! Bakın, bütün bunlar, Allah’a ve Ahiret Günü’ne iman edenlere verilen bir öğüttür. Ve her kim Allah’a karşı sorumluluğunun bilincinde olursa, O onun için bir kapı aralar



Hakkı Yılmaz
(2,3)Artık sürelerinin sonuna vardıklarında onları örfe uygun/ herkesçe kabul gören bir şekilde tutun yahut örfe uygun/herkesçe kabul gören bir şekilde onlardan ayrılın. Ve sizden adalet sahibi iki kişiyi şâhit tutun. Şâhitliği de Allah için ayakta tutun. İşte bu, Allah’a ve son güne inanan kimseye öğütlenendir. Ve kim Allah’ın koruması altına girerse, Allah ona bir çıkış yolu sağlar ve onu hesaba katmadığı bir yönden rızıklandırır. Kim de Allah’a işin sonucunu havale ederse, O ona yeter. Şüphesiz Allah, Kendi emrini yerine getirip gerçekleştirendir. Allah, kesinlikle her şey için bir ölçü koymuştur, belirlemiştir.