KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     9 : 108   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
لَا
تَقُمْ teḳum namaza durma
فِيهِ fīhi orada
أَبَدًا ebeden asla
لَمَسْجِدٌ lemescidun mescid (ise)
أُسِّسَ ussise kurulan
عَلَى ǎlā üzere
التَّقْوَىٰ t-teḳvā takva
مِنْ min
أَوَّلِ evveli ilk
يَوْمٍ yevmin günden
أَحَقُّ eHaḳḳu elbette daha uygundur
أَنْ en
تَقُومَ teḳūme (namaza) durmana
فِيهِ fīhi içinde
فِيهِ fīhi onda vardır
رِجَالٌ ricālun erkekler
يُحِبُّونَ yuHibbūne seven
أَنْ en
يَتَطَهَّرُوا yeteTahherū temizlenmeyi
وَاللَّهُ vallahu ve Allah
يُحِبُّ yuHibbu sever
الْمُطَّهِّرِينَ l-muTTahhirīne temizlenenleri
 
Ayet Meali

Lâ tekum fîhi ebedâ(ebeden), le mescidun ussise alet takvâ min evveli yevmin ehakku en tekûme fîh(fîhi), fîhi ricâlun yuhıbbûne en yetetahherû, vallâhu yuhıbbul muttahhirîn(muttahhirîne).



Elmalı Hamdi Yazır

O mescit içinde sen kesinlikle namaza durma. Ta ilk gününde temeli takva üzerine kurulan mescit elbette içinde namaz kılmana daha layıktır. Onun içinde günahlarından arınmayı seven kişiler vardır. Allah da arınmış, ak pak olmuş olanları sever.



Diyanet
Onun içinde asla namaz kılma! İlk günden takvâ üzerine kurulan mescit (Kuba Mescidi) içinde namaz kılman elbette daha doğrudur. Onda temizlenmeyi seven adamlar vardır. Allah da çok temizlenenleri sever.



Ahmed Hulusi
O mescidin (mescid-i dırar`ın) içinde asla namaza durma! Tâ ilk gününden temeli takva üzere tesis edilmiş mescid, içinde kıyam etmene elbette daha lâyıktır... Orada arınmışlığı seven rical vardır... Allâh arınanları sever.



Yaşar Nuri Öztürk
Böyle bir mescitte sakın namaza durma! Daha ilk gününde takva üzerine kurulan bir mescit, içinde namaz kılman için çok daha uygundur. Temizlenmek arzusu taşıyan erler vardır o mescitte. Allah, temizlenenleri sever.



Muhammed Esed
Böyle bir yere asla adımını atma! İçine adım atacağın en uygun mescid, daha ilk günden beri Allah´tan yana sağlam bir bilinç ve duyarlık temeli üstünde yükseltilen mescittir. (Öyle bir mescid ki) orada arınmak isteğiyle dolup taşan adamlar vardır, (ki zaten) Allah (da) kendini arındıranları sever.



Edip Yüksel
Böyle bir yerde ebediyen namaza durma. İlk günden itibaren erdemlilik üzere kurulan mescit, namaz kılman için çok daha uygundur. Orada temizlenmek isteyen insanlar vardır ve ALLAH temizlenenleri sever.



Mustafa İslamoğlu
Asla orada ibadete durayım deme! (Beri yanda) ilk günden beri Allah kaygısı üzerine inşa edilmiş olan bir ibadethane daha var; ibadete durmana en layık olan da burasıdır. Burası, arınıp tertemiz olmak için can atan adamların yeridir: zira Allah itina ile temizlenen kimseleri pek sever.



Hakkı Yılmaz
Sen, o mescidin içinde sonsuza dek dikilme/görev yapma! İlk gününde Allah’ın koruması altına girme üzerine kurulan mescit, elbette içinde görev yapmana daha layıktır. Onun içinde arınmayı seven er kişiler vardır. Allah da arınan kimseleri sever.