KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     58 : 14   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
أَلَمْ elem
تَرَ tera görmedin mi?
إِلَى ilā
الَّذِينَ elleƶīne kimseleri
تَوَلَّوْا tevellev dost edinen(leri)
قَوْمًا ḳavmen bir topluluğu
غَضِبَ ğaDibe gazabettiği
اللَّهُ llahu Allah’ın
عَلَيْهِمْ ǎleyhim kendilerine
مَا değildir
هُمْ hum onlar
مِنْكُمْ minkum sizden
وَلَا ve lā ve değildir
مِنْهُمْ minhum onlardan
وَيَحْلِفُونَ ve yeHlifūne ve yemin ediyorlar
عَلَى ǎlā üzere
الْكَذِبِ l-keƶibi yalan
وَهُمْ vehum ve onlar
يَعْلَمُونَ yeǎ’lemūne bilerek
 
Ayet Meali

E lem tere ilellezîne tevellev kavmen gadıballâhu aleyhim, mâ hum minkum ve lâ minhum ve yahlifûne alel kezibi ve hum ya’lemûn(ya’lemûne).



Elmalı Hamdi Yazır

Allah´ın kendilerine gazap ettiği bir topluluğu dost edinenleri görmedin mi? Onlar ne sizdendirler, ne de onlardan. Bilerek yalan yere yemin ediyorlar.



Diyanet
Allah´ın kendilerine gazap ettiği bir topluluğu dost edinenleri görmedin mi? Onlar ne sizdendirler ne de onlardan. Bilerek yalan yere yemin ediyorlar.



Ahmed Hulusi
Allâh`ın kendilerine gazap ettiği bir topluluğu dost edinen şu kimseleri görmedin mi? Onlar ne sizdendirler ne de onlardandırlar; bunu bildikleri hâlde yalan üzerine yemin ederler.



Yaşar Nuri Öztürk
Allah´ın kendilerine öfkelendiği bir kavmi dost edinenleri görmedin mi? Onlar ne sizdendirler ne de onlardan. Bilip durdukları halde yalana yemin ediyorlar.



Muhammed Esed
Allah´ın gazabına uğrayan bir toplum ile dostluk kuranların farkında değil misin? Onlar ne sizdendir (ey müminler) ne de o (hakikati inatla reddede)nlerden. Böylece onlar yalan ve düzmece (değerler) üstüne (onların yalan ve sahte olduklarını) bile bile yemin ederler.



Edip Yüksel
ALLAH’ın kendilerine kızgın olduğu bir topluluğu dost edinenlere dikkat etmedin mi? Onlar ne sizdendir ne de onlardandır. Onlar bile bile yalan yere yemin ederler!



Mustafa İslamoğlu
Allah’ın gazabına uğrayan bir toplulukla dayanışma içine girenleri görmez misin? Onlar ne sizdendir ne de onlardandır; bir de (utanmadan) bile bile yalan yere yemin ediyorlar.



Hakkı Yılmaz
Allah’ın kendilerine gazap ettiği bir topluluğu yardımcı, koruyucu; yönetici yapanları görmedin mi/hiç düşünmedin mi? Onlar ne sizdendirler, ne de onlardan. Ve onlar bilerek yalan yere yemin ediyorlar.