KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     18 : 24   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
إِلَّا illā ancak
أَنْ en
يَشَاءَ yeşā'e dilerse
اللَّهُ llahu Allah
وَاذْكُرْ veƶkur ve an (hatırla)
رَبَّكَ rabbeke Rabbini
إِذَا iƶā zaman
نَسِيتَ nesīte unuttuğun
وَقُلْ ve ḳul ve de ki
عَسَىٰ ǎsā umarım
أَنْ en
يَهْدِيَنِ yehdiyeni beni ulaştırmasını
رَبِّي rabbī Rabbimin
لِأَقْرَبَ lieḳrabe daha yakın
مِنْ min
هَٰذَا hāƶā bundan
رَشَدًا raşeden bir doğruya
 
Ayet Meali

İllâ en yeşâallâhu vezkur rabbeke izâ nesîte ve kul asâ en yehdiyeni rabbî li akrabe min hâzâ reşedâ(reşeden).



Elmalı Hamdi Yazır

Ancak Allah dilerse (yapacağım de). Ve unuttuğun vakit Allah´ı an ve «Umarım Rabbim beni, doğruya daha yakın olana eriştirir.» de.



Diyanet
(23-24) Allah´ın dilemesine bağlamadıkça (inşâallah demedikçe) hiçbir şey için «Bunu yarın yapacağım» deme. Bunu unuttuğun takdirde Allah´ı an ve: «Umarım Rabbim beni, doğruya bundan daha yakın olan bir yola iletir» de.



Ahmed Hulusi
Sadece "İnşâ Allâh = Allâh inşa ederse" kaydıyla demen, müstesna! Unuttuğunda Rabbini (hakikatin olan Esmâ mertebesini) zikret (hatırla)! Ve de ki: "Umarım Rabbim beni kurbunda (mâiyet sırrının yaşandığı Tecelli-i Sıfat mertebesi. {İnsan-ı Kâmil, Sıfatların tecellisi bahsi; Abdülkerîm Ciylî. A.H.}) olgunluğa erdirir."



Yaşar Nuri Öztürk
"Allah dilerse" şeklinde söyleyebilirsin. Unuttuğunda, Rabbini an. Ve de: "Umarım ki Rabbim beni, bundan daha yakın bir zamanda başarıya/aydınlığa ulaştırır."



Muhammed Esed
(bunu) ancak "Eğer Allah dilerse" (sözcüğüyle birlikte söyle). Ve bunu unutursan (hatırladığın zaman) Rabbini anarak de ki: "Umarım ki Rabbim beni doğru olana bundan daha yakın olan bir bilgi ve duyarlık düzeyine eriştirir!"



Edip Yüksel
Ancak, "ALLAH dilerse (inşallah)" diyerek Rabbini an. Unutursan, o zaman da, "Belki Rabbim bir dahaki sefere beni daha iyiye ulaştırır" de.



Mustafa İslamoğlu
Ancak "Allah dilerse (yapabilirim)" de. Ve bunu unuttuğun zaman hemen Rabbini hatırla ve de ki: "Umarım ki Rabbim beni bundan daha yakın (ve derinlikli) bir bilgi ve bilinç düzeyine eriştirir!"



Hakkı Yılmaz
(22-25)Onlar, üç kişidir, dördüncüleri köpekleridir” diyecekler, Onlar, ıssız alanı taşlamak olarak [isabetsiz, dayanaksız, kafadan atma olarak], “Beş kişidir, altıncıları köpekleridir” diyecekler, “Onlar, yedi kişidir; sekizincisi köpekleridir” ve onlar, “Onlar, onların o büyük mağaralarında üçyüz yıl kaldılar” derler. Ve dokuza arttırdılar. De ki: “Onların sayılarını Rabbim daha iyi bilir.” Onları ancak pek az kimse bilir. Bu sebeple onlar hakkında ortada olan şeyden başkası ile bir münakaşaya girişme ve bunlar hakkında onlardan kimseye de bir şey sorma! Ve hiçbir şey için, “Allah’ın dilemesi dışında, şüphesiz ben yarın onu yapacağım” deme. Ve terk ettiğin vakit Allah’ı an ve “Umarım Rabbim beni, doğruya bundan daha yakın olana eriştirir” de!