KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     20 : 11   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
فَلَمَّا felemmā ne zaman ki
أَتَاهَا etāhā o(ateşin yanı)na gelince
نُودِيَ nūdiye kendisine seslenildi
يَا مُوسَىٰ yā mūsā Musa
 
Ayet Meali

Fe lemmâ etâhâ nûdiye yâ mûsâ.



Elmalı Hamdi Yazır

Ateşe vardığı zaman şöyle çağrıldı: «Ey Musa!



Diyanet
Oraya vardığında kendisine (tarafımızdan): Ey Musa! diye seslenildi:



Ahmed Hulusi
Ona (ateşe) yaklaştığında: "Yâ Musa" diye sesleniş algıladı.



Yaşar Nuri Öztürk
Onun yanına geldiğinde kendisine "Mûsa!" diye seslenildi.



Muhammed Esed
Fakat ateşe yaklaşınca bir ses ona "Ey Musa!" diye seslendi,



Edip Yüksel
Oraya varınca, "Ey Musa!" diye seslenildi.



Mustafa İslamoğlu
Fakat ateşe yaklaşınca ona (gaipten) "Ey Musa!" diye seslenildi;



Hakkı Yılmaz
(11-16)Sonra onun yanına geldiğinde seslenildi: “Mûsâ! Ben, senin Rabbin olan Benim. Hemen yakınlarını ve mallarını burada bırak,* şüphesiz sen temizlenmiş vadide, Tuva’dasın/iki kere temizlenmiş bir vadidesin. Ve Ben seni seçtim; O hâlde vahyedilecek olan şeye; “Hiç şüphesiz ki Ben, Allah’ın ta kendisiyim. İlâh diye bir şey yoktur Benden başka. O hâlde Bana kulluk et ve Beni anmak için salâtı ikame et [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma; toplumu aydınlatma kurumları oluştur-ayakta tut]. Şüphesiz ki o saat/kıyâmet gelecektir. Onu Ben herkes emeğinin karşılığını alsın diye neredeyse gizleyeceğim. O nedenle kıyâmete inanmayan ve kendi boş iğreti arzusuna uyan kimse seni, kıyâmete iman etmekten alıkoymasın; sonra değişime/yıkıma uğrarsın” uyarısına kulak ver.*