KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     29 : 24   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
فَمَا fe mā ve
كَانَ kāne olmadı
جَوَابَ cevābe cevabı
قَوْمِهِ ḳavmihi kavminin
إِلَّا illā başka bir şey
أَنْ en
قَالُوا ḳālū demelerinden
اقْتُلُوهُ ḳtulūhu onu öldürün
أَوْ ev yahut
حَرِّقُوهُ Harriḳūhu onu yakın
فَأَنْجَاهُ feencāhu fakat onu kurtardı
اللَّهُ llahu Allah
مِنَ mine -ten
النَّارِ n-nāri ateş-
إِنَّ inne şüphesiz
فِي vardır
ذَٰلِكَ ƶālike bunda
لَايَاتٍ lāyātin ibretler
لِقَوْمٍ liḳavmin bir toplum için
يُؤْمِنُونَ yu'minūne inanan
 
Ayet Meali

Fe mâ kâne cevâbe kavmihî illâ en kâlûktulûhu ev harrýkûhu fe encâhullâhu minen nâr(nâri), inne fî zâlike le âyâtin li kavmin yu’minûn(yu’minûne).



Elmalı Hamdi Yazır

Kavminin (İbrahim´e) cevabı ise, «Onu öldürün, yahut yakın!» demelerinden ibaret oldu. Ama Allah onu ateşten kurtardı. Doğrusu bunda, iman eden bir kavim için ibretler vardır.



Diyanet
Kavminin (İbrahim´e) cevabı ise: «Onu öldürün yahut yakın!» demelerinden ibaret oldu. Ama Allah onu ateşten kurtardı. Doğrusu bunda, iman eden bir kavim için ibretler vardır.



Ahmed Hulusi
(İbrahim`in) toplumunun cevabı şu oldu: "Onu öldürün yahut Onu yakın!" (Fakat) Allâh, Onu ateşten kurtardı... Muhakkak ki bu olayda, iman eden toplum için elbette işaretler vardır.



Yaşar Nuri Öztürk
Toplumunun İbrahim´e cevabı sadece şunu söylemeleri oldu: "Bunu öldürün, yahut yakın!" Ama Allah onu ateşten kurtardı. İnanan bir toplum için bunda elbette ibretler vardır.



Muhammed Esed
İmdi (İbrahim´e gelince,) kavminin o´na tek cevabı şu oldu: "Onu öldürün, veya yakın!" Ama Allah o´nu ateşten korudu. Bakın, bu (kıssa)da inanacak kimseler için dersler vardır!



Edip Yüksel
Halkının karşılığı, "Onu öldürün, yahut yakın" demelerinden başka bir şey olmadı. Ancak ALLAH onu ateşten kurtardı. Gerçeği onaylayan bir toplum için bunda dersler vardır.



Mustafa İslamoğlu
Öte yandan (İbrahim’e gelince): Kavminin tek cevabı, "Onu öldürün ya da yakın!" demekten ibaretti; fakat Allah onu ateşten kurtardı. Şüphesiz inanan bir toplum için, bunda da alınacak bir ders mutlaka vardır.



Hakkı Yılmaz
Sonra İbrâhîm’in toplumunun cevabı, yalnızca: “Onu öldürün veya yandırın/ ileri derecede sıkıntıya sokun” demeleri oldu. Sonra da Allah o’nu ateşten/ sıkıntıdan kurtardı. Şüphesiz bunda, iman edecek bir toplum için alâmetler/ göstergeler vardır.