KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     4 : 150   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
إِنَّ inne şüphesiz
الَّذِينَ elleƶīne okimseler ki
يَكْفُرُونَ yekfurūne inkar ederler
بِاللَّهِ billahi Allah’ı
وَرُسُلِهِ ve rusulihi ve elçilerini
وَيُرِيدُونَ ve yurīdūne ve isterler
أَنْ en
يُفَرِّقُوا yuferriḳū ayırmak
بَيْنَ beyne arasını
اللَّهِ llahi Allah
وَرُسُلِهِ ve rusulihi ile elçilerinin
وَيَقُولُونَ ve yeḳūlūne ve derler
نُؤْمِنُ nu'minu inanırız
بِبَعْضٍ bibeǎ’Din kimine
وَنَكْفُرُ ve nekfuru ve inkar ederiz
بِبَعْضٍ bibeǎ’Din kimini
وَيُرِيدُونَ ve yurīdūne ve isterler
أَنْ en
يَتَّخِذُوا yetteḣiƶū tutmak
بَيْنَ beyne arasında
ذَٰلِكَ ƶālike bunun (ikisinin)
سَبِيلًا sebīlen bir yol
 
Ayet Meali

İnnellezîne yekfurûne billâhi ve rusulihî ve yurîdûne en yuferrikû beynallâhi ve rusulihî ve yekûlûne nu’minu bi ba’din ve nekfuru bi ba’dın ve yurîdûne en yettehızû beyne zâlike sebîlâ(sebîlen).



Elmalı Hamdi Yazır

Onlar, Allah´ı ve peygamberlerini inkâr ederler, Allah ile peygamberlerinin arasını ayırmak isterler. «Kimine inanırız, kimini inkâr ederiz» derler. Bu ikisinin (imanla küfrün) arasında bir yol tutmak isterler.



Diyanet
Allah´ı ve peygamberlerini inkâr edenler ve (inanma hususunda) Allah ile peygamberlerini birbirinden ayırmak isteyip «Bir kısmına iman ederiz ama bir kısmına inanmayız» diyenler ve bunlar (iman ile küfür) arasında bir yol tutmak isteyenler yok mu;



Ahmed Hulusi
Allâh ve Rasûllerini inkâr edenler, Allâh ile Rasûllerinin arasını ayırmak isterler. "Bazısına iman edip bazısını inkâr ederiz" derler. Arada bir yol edinmek isterler. (Ayrıca şöyle de değerlendirilebilir: Allâh Esmâ`sının açığa çıkması anlamındaki `İrsâliyet` hakikat ve kavramından uzaklaşıp; gökteki tanrı ile yerden seçtiği peygamber anlayışını yaymak isterler.)



Yaşar Nuri Öztürk
Onlar ki Allah´ı ve O´nun resullerini inkar ederler, Allah´la O´nun resulleri arasını açmak isterler de "bir kısmına inanırız, bir kısmını inkâr ederiz" derler; böylece imanla inkâr arasında bir yol tutmak isterler.



Muhammed Esed
Allah(a inanmak) ile elçileri(ne inanmak) arasında ayrım yaparak Allahı ve elçilerini inkar edenler ile "Birisine inanır, ama diğerini inkar ederiz!" diyenler ve arada bir yol tutanlar;



Edip Yüksel
ALLAH’a ve elçisine karşı çıkanlar, ALLAH ile elçilerinin arasını ayırmak isteyenler, "Bir kısmını gerçek olarak onaylayıp bir kısmını inkâr ederiz" diyenler ve bu ikisi arasında bir yol edinmek isteyenler…*



Mustafa İslamoğlu
Allah ile elçilerinin arasında ayrım yaparak Allah’ı ve elçilerini inkar edenlerle, "bazılarına inanır bazılarını inkar ederiz" diyerek iman ile inkar arasında bir yol tutturmak isteyenler var ya:



Hakkı Yılmaz
(150,151)Allah’a ve elçilerine inanmayarak küfreden; Allah’ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden, “Biz, bir kısmına inanırız, bir kısmına inanmayız” diyerek Allah ve Elçisi’nin arasını ayırmayı isteyen ve böylece imanla küfür; Allah’ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetme arasında bir yol tutmaya çalışan kimseler; işte onlar, kâfirlerin; gerçek Allah’ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddedenlerin ta kendileridir. Ve Biz, kâfirlere; Allah’ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden o kimselere alçaltıcı bir azap hazırlamışızdır.