KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     8 : 2   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
إِنَّمَا innemā gerçekten
الْمُؤْمِنُونَ l-mu'minūne Mü’minler
الَّذِينَ elleƶīne o kimselerdir ki
إِذَا iƶā zaman
ذُكِرَ ƶukira anıldığı
اللَّهُ llahu Allah
وَجِلَتْ vecilet ürperir
قُلُوبُهُمْ ḳulūbuhum yürekleri
وَإِذَا ve iƶā ve zaman
تُلِيَتْ tuliyet okunduğu
عَلَيْهِمْ ǎleyhim kendilerine
ايَاتُهُ āyātuhu O’nun ayetleri
زَادَتْهُمْ zādethum artırır
إِيمَانًا īmānen imanlarını
وَعَلَىٰ ve ǎlā ve
رَبِّهِمْ rabbihim Rablerine
يَتَوَكَّلُونَ yetevekkelūne tevekkül ederler
 
Ayet Meali

İnnemel mu´minûnellezîne izâ zukirallâhu vecilet kulûbuhum ve izâ tuliyet aleyhim âyâtuhu zâdethum îmânen ve alâ rabbihim yetevekkelûn(yetevekkelûne).



Elmalı Hamdi Yazır

Gerçek müminler ancak o müminlerdir ki, Allah anıldığı zaman yürekleri ürperir, âyetleri okunduğu zaman imanlarını arttırır. Ve bunlar yalnızca Rablerine tevekkül ederler.



Diyanet
Müminler ancak, Allah anıldığı zaman yürekleri titreyen, kendilerine Allah´ın âyetleri okunduğunda imanlarını artıran ve yalnız Rablerine dayanıp güvenen kimselerdir.



Ahmed Hulusi
Kesinlikle iman edenler o kimselerdir ki, "Allâh"ı anıp düşündüklerinde onların şuurlarında ürperti olur (o azamet yanında kendi acziyetlerini düşünmekten); onlara O`nun işaretleri okunduğunda, onların imanlarını arttırır (düşünebildikleri oranda)... Onlar Rablerine tevekkül ederler (hakikatlerindeki El Vekiyl isminin, gereğini yerine getireceğine iman ederler).



Yaşar Nuri Öztürk
İnanmış olanlar ancak o kişilerdir ki, Allah anıldığında yürekleri ürperip titrer ve onlara Allah´ın ayetleri okunduğunda, bu onların imanlarını artırır. Ve onlar yalnız Rablerine güvenip dayanırlar.



Muhammed Esed
İnananlar ancak o kimselerdir ki, her ne zaman Allahtan söz edilse kalpleri korkuyla titrer; ve kendilerine her ne zaman Onun ayetleri ulaştırılsa inançları güçlenir; ve Rablerine güven beslerler.



Edip Yüksel
Gerçeği onaylayanlar öyle kimselerdir ki, ALLAH anıldığında yürekleri titrer, O’nun ayetleri kendilerine okunduğunda onayları artar ve Rab’lerine güvenirler.



Mustafa İslamoğlu
Gerçek mü’minler şu kimselerdir ki; Allah hatırlatıldığı zaman kalpleri ürperir; kendilerine O’nun ayetleri okunduğu zaman imanları güçlenir ve daima Rablerine güvenirler.



Hakkı Yılmaz
(2-4)Hiç şüphesiz mü’minler ancak, Allah anıldığı zaman yürekleri ürperen, O’nun âyetleri kendilerine okunduğu zaman, iman açısından güç kazanan ve yalnızca Rablerine sonucu havale eden, salâtı ikame eden [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma; toplumu aydınlatma kurumlarını oluşturan, ayakta tutan] ve Bizim kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden Allah yolunda harcayan kimselerdir. İşte bunlar, gerçekten inananların ta kendisidir. Onlara Rableri katında dereceler, bağışlama ve saygın bir rızık vardır.