KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     17 : 44   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
تُسَبِّحُ tusebbiHu tesbih ederler
لَهُ lehu O’nu
السَّمَاوَاتُ s-semāvātu gök
السَّبْعُ s-seb’ǔ yedi
وَالْأَرْضُ vel’erDu ve yeryüzü
وَمَنْ ve men ve kimseler
فِيهِنَّ fīhinne bunların içindeki
وَإِنْ ve in ve yoktur
مِنْ min hiçbir
شَيْءٍ şey'in şey
إِلَّا illā
يُسَبِّحُ yusebbiHu tesbih etmeyen
بِحَمْدِهِ biHamdihi hamd ile
وَلَٰكِنْ velākin ama
لَا
تَفْقَهُونَ tefḳahūne siz anlamazsınız
تَسْبِيحَهُمْ tesbīHahum onların tesbihlerini
إِنَّهُ innehu şüphesiz O
كَانَ kāne
حَلِيمًا Halīmen halimdir
غَفُورًا ğafūran çok bağışlayandır
 
Ayet Meali

Tusebbihu lehus semâvâtus seb’u vel ardu ve men fîhinn(fîhinne), ve in min şey’in illâ yusebbihu bi hamdihî ve lâkin lâ tefkahûne tesbîhahum, innehu kâne halîmen gafûrâ(gafûren).



Elmalı Hamdi Yazır

Yedi gök, yer ve bunların içinde bulunanlar, Allah´ı tesbih ederler. O´nu hamd ile tesbih etmeyen hiçbir varlık yoktur. Fakat siz, onların tesbihlerini iyi anlamazsınız. Şüphesiz O, halimdir çok bağışlayandır.



Diyanet
Yedi gök, yer ve bunlarda bulunan herkes O´nu tesbih eder. O´nu övgü ile tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur. Ne var ki siz, onların tesbihini anlamazsınız. O, halîmdir, bağışlayıcıdır.



Ahmed Hulusi
Yedi semâ (yedi bilinç mertebesindeki tüm yaratılmışlar), arz (bedenler) ve onların içindekiler O`nu tespih eder (Esmâ`sının özelliklerini açığa çıkaran işlevleriyle her an hâlden hâle dönüp dururlar)! Hiçbir şey yok ki, O`nun Hamdı olarak, tespih etmesin! Fakat siz onların işlevini anlamıyorsunuz! Muhakkak ki O, Haliym`dir, Ğafûr`dur.



Yaşar Nuri Öztürk
Yedi gök, yerküre ve bunların içindekiler O´nu tespih ederler. Hiçbir şey yoktur ki, O´nu överek tespih etmesin; fakat siz onların tespihlerini fark edemezsiniz. O Halîm´dir, Gafûr´dur.



Muhammed Esed
Yedi gök ile yer ve onların içinde yer alan her şey O´nun sınırsız kudret ve yüceliğini anmaktadır; O´nun yüceliğini, aşkınlığını övgüyle yankılamayan bir tek nesne yoktur: ne var ki siz onların yücelemelerini anlayamıyor, kavrayamıyorsunuz! Yine de, hem çok bağışlayıcı, hem de halim olan O´dur!



Edip Yüksel
Yedi gök, yer ve onların içindekiler O’nu yücelterek anarlar. Hiçbir şey yoktur ki O’nu överek ve yücelterek anmasın; ama siz onların anışlarını anlamazsınız. O Şefkatlidir, Bağışlayandır.



Mustafa İslamoğlu
Yedi gök ve yer ve onlarda yaşayan her bilinçli varlık O’nun sonsuz yüceliğini dillendirirler; daha da öte, (lisan-ı hal ile) onun ululuğunu övgüyle dile getirmeyen bir tek nesne dahi bulunmamaktadır; ve fakat siz onların ululayan dilini anlamamakta (ısrarcısınız); buna rağmen O sizi cezalandırmada hiç acele etmeyendir, eşsiz bir bağışlayıcıdır.



Hakkı Yılmaz
Tüm gökler/ uzay, yeryüzü ve bunların içinde bulunanlar, Allah’ı noksan sıfatlardan arındırırlar. O’nun övgüsü ile birlikte noksan sıfatlardan arındırmayan hiçbir şey yoktur. Fakat siz, onların Allah’ı noksan sıfatlardan arındırmalarını iyi kavramıyorsunuz. Şüphesiz ki O, yumuşak davranandır, çok bağışlayandır.(Sonraki 17:49)