KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     2 : 198   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
لَيْسَ leyse yoktur
عَلَيْكُمْ ǎleykum sizin için
جُنَاحٌ cunāHun bir günah
أَنْ en
تَبْتَغُوا tebteğū aramanızda
فَضْلًا feDlen lutfunu
مِنْ min
رَبِّكُمْ rabbikum Rabbinizin
فَإِذَا fe iƶā zaman
أَفَضْتُمْ efeDtum ayrılıp akın ettiğiniz
مِنْ min -tan
عَرَفَاتٍ ǎrafātin Arafat-
فَاذْكُرُوا feƶkurū anın (hatırlayın)
اللَّهَ llahe Allah’ı
عِنْدَ ǐnde yanında
الْمَشْعَرِ l-meş’ǎri Meş’ar-i
الْحَرَامِ l-Harāmi Haram
وَاذْكُرُوهُ veƶkurūhu O’nu anın
كَمَا kemā gibi
هَدَاكُمْ hedākum sizi hidayet ettiği
وَإِنْ vein ve
كُنْتُمْ kuntum siz idiniz
مِنْ min
قَبْلِهِ ḳablihi O’ndan önce
لَمِنَ lemine
الضَّالِّينَ D-Dāllīne sapıklardan
 
Ayet Meali

Leyse aleykum cunâhun en tebtegû fadlan min rabbikum fe izâ efadtum min arafâtin fezkurûllâhe indel meş’aril harâm(harâmi), vezkurûhu kemâ hedâkum, ve in kuntum min kablihî le mined dâllîn(dâllîne).



Elmalı Hamdi Yazır

Rabbinizin lütfunu istemenizde size bir günah yoktur. Arafat´tan indiğiniz zaman Meş´ar- i Haram yanında (Müzdelife´de) Allah´ı zikredin. O´nu, size gösterdiği şekilde zikredin. Doğrusu siz, bundan önce gerçekten sapmışlardandınız.



Diyanet
(Hac mevsiminde ticaret yaparak) Rabbinizden gelecek bir lütfu (kazancı) aramanızda size herhangi bir günah yoktur. Arafat´tan ayrılıp akın ettiğinizde Meş´ar-i Haram´da Allah´ı zikredin ve O´nu size gösterdiği şekilde anın. Şüphesiz siz daha önce yanlış gidenlerden idiniz



Ahmed Hulusi
(Hac süresi içinde) Rabbinizin fazlından istemenizde bir suç yoktur. Arafat`tan hep birlikte akıp dönerken, Meşari Haram`da (Müzdelife) Allâh`ı zikredin. O`nu, hidâyetinin sizde açığa çıktığı kadarıyla zikredin. Muhakkak ki bundan önce siz (hakikatten) sapmışlardandınız.



Yaşar Nuri Öztürk
Rabb´inizden bir lütuf ve bereket istemenizde hiç bir sakınca yoktur. Arafat´tan ayrılıp akın ettiğinizde Meş´ar-i Haram´da Allah´ı zikredin. O´nu, O´nun size gösterdiği gibi anın. Siz bundan önce gerçekten sapıklardan idiniz.



Muhammed Esed
(Bununla beraber), Rabbinizden (hac esnasında) bir lütuf elde etmek için çalışırsanız günah işlemiş olmazsınız. Arafat´tan kalabalıklar halinde dalga dalga indiğinizde, kutsal mahalde Allah´ı anın ve O´nu, yolunuzu gerçekten kaybetmişken size doğru yolu gösteren bir İlah olarak anın.



Edip Yüksel
Rabbinizin iyiliğini aramanızda sakınca yok. Tanışma/kimlik istasyonundan ayrıldığınızda Sınırlanmış Bölgede ALLAH’ı anın. Sizi doğru yola ilettiği için O’nu anın; bundan önce siz sapıtmıştınız.*



Mustafa İslamoğlu
Rabbinizin lutfundan pay almak istemenizde size bir vebal yoktur. Arafat’tan çağlayıp akarken Meş’ari’l-Haram’da Allah’ı anın! Artık O’nu, size gösterdiği gibi anın! Doğrusu siz, bundan önce yolunu şaşıranlar arasındaydınız.



Hakkı Yılmaz
Rabbinizden bir armağan istemenizde hiçbir sakınca yoktur. Artık Arafat’tan; eğitim birimlerinden ayrılıp akın ettiğinizde, Meş’ar-i Harâm’da; dokunulmaz bilinçlenme merkezinde hemen Allah’ı anın. Ve O’nu, O’nun size gösterdiği gibi anın. Ve siz bundan önce gerçekten sapıklardan idiniz.(Sonraki 2:200)