KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     3 : 78   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
وَإِنَّ ve inne ve şüphesiz
مِنْهُمْ minhum onlardan
لَفَرِيقًا leferīḳan bir grup (var ki)
يَلْوُونَ yelvūne eğip bükerler
أَلْسِنَتَهُمْ elsinetehum dillerini
بِالْكِتَابِ bil-kitābi Kitapla
لِتَحْسَبُوهُ liteHsebūhu siz sanasınız diye
مِنَ mine -tan
الْكِتَابِ l-kitābi Kitap-
وَمَا ve mā (halbuki) yoktur
هُوَ huve o
مِنَ mine
الْكِتَابِ l-kitābi Kitapta
وَيَقُولُونَ ve yeḳūlūne ve derler
هُوَ huve o
مِنْ min -ndandır
عِنْدِ ǐndi katı-
اللَّهِ llahi Allah
وَمَا vemā oysa değildir
هُوَ huve o
مِنْ min -ndan
عِنْدِ ǐndi katı-
اللَّهِ llahi Allah
وَيَقُولُونَ ve yeḳūlūne ve söylerler
عَلَى ǎlā karşı
اللَّهِ llahi Allah’a
الْكَذِبَ l-keƶibe yalan
وَهُمْ vehum ve onlar
يَعْلَمُونَ yeǎ’lemūne bile bile
 
Ayet Meali

Ve inne minhum le ferîkan yelvûne elsinetehum bil kitâbi li tahsebûhu minel kitâbi ve mâ huve minel kitâb(kitâbi), ve yekûlûne huve min indillâhi ve mâ huve min indillâh(indillâhi), ve yekûlûne alâllâhil kezibe ve hum ya’lemûn(ya’lemûne).



Elmalı Hamdi Yazır

Kitap ehlinden öyle bir güruh da vardır ki, siz onu kitaptan sanasınız diye, dillerini kitaba doğru eğip bükerler. Halbuki o, kitaptan değildir. «Bu, Allah katındandır.» derler; oysa o, Allah katından değildir. Allah´a karşı, kendileri bilip dururken, yalan söylerler.



Diyanet
Ehl-i kitaptan bir gurup, okuduklarını kitaptan sanasınız diye kitabı okurken dillerini eğip bükerler. Halbuki okudukları Kitap´tan değildir. Söyledikleri Allah katından olmadığı halde: Bu Allah katındandır, derler. Onlar bile bile Allah´a iftira ediyorlar.



Ahmed Hulusi
Onlardan bir kısmı da vardır ki, vahiy olan bilgiden diye düşünmeniz için, hakikat bilgisinden olanları, anlamından kaydırarak (farklı bir anlam yükleyerek) konuşurlar. (Oysa) o söyledikleri nâzil olan bilgi değildir. "O Allâh indîndendir" derler; O Allâh indînden değildir! Bile bile Allâh hakkında yalan söylerler.



Yaşar Nuri Öztürk
Onlardan bir zümre vardır, aslında Kitap´tan olmayan birşeyi siz Kitap´tan sanasınız diye, dillerini Kitap´la eğip bükerler. O, Allah katında olmadığı halde, "Bu, Allah katındandır." derler. Bilip durdukları halde, Allah hakkında yalan söylerler.



Muhammed Esed
Onlardan öylesi de var ki, (söyledikleri) Kitab-ı Mukaddes´den olmadığı halde ondan olduğunu düşünesiniz diye dilleriyle Kitab-ı Mukaddes´i çarpıtırlar ve Allah´tan olmadığı halde, "Bu, Allah´tandır!" derler; böylece bile bile Allah hakkında yalanlar uydururlar.



Edip Yüksel
Onların bazısı, kitapta olmayanı kitaptan sanasınız diye dillerini bükerek kitaba benzetmeye çalışır ve ALLAH katından olmadığı halde, "Bu ALLAH katındandır" derler. Bile bile, ALLAH adına yalan söylerler.



Mustafa İslamoğlu
Yine onlardan öylesi de var ki, Kitap’tan olmadığı halde ona ait olduğunu sanasınız diye dillerini eğip bükerek Kitabı çarpıtırlar ve o Allah katından olmadığı halde "Bu Allah katındandır" derler: sonuçta onlar bile bile Allah’a iftira etmiş olurlar.



Hakkı Yılmaz
Ve Kitap Ehlinden, bazı söz ve ilkeleri, kitaptan olmamasına rağmen, siz onu kitaptan sanasınız diye, dillerini kitaba doğru eğip büken akılsız, serseri bir gurup vardır. O, Allah katından olmadığı hâlde, “Bu, Allah katındandır” derler. Kendileri bilip dururken, Allah’a karşı yalan da söylerler.