KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     38 : 63   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
أَتَّخَذْنَاهُمْ etteḣaƶnāhum hani onları edinirdik
سِخْرِيًّا siḣriyyen alay konusu
أَمْ em yoksa
زَاغَتْ zāğat kaydı (mı?)
عَنْهُمُ ǎnhumu onlardan
الْأَبْصَارُ l-ebSāru gözler(imiz)
 
Ayet Meali

Ettehaznâhum sıhriyyen em zâgat anhumul ebsâr(ebsâru).



Elmalı Hamdi Yazır

«Onları eğlence yerine tutmuştuk ha! Yoksa bu gözler onlardan kaydı mı?»



Diyanet
Alaya aldığımız onlar değil miydi? Yoksa (buradalar da) onları gözden mi kaçırdık?



Ahmed Hulusi
"Biz onları alaya alırdık... Yoksa gözlerimiz onları göremiyor mu ortalarda?"



Yaşar Nuri Öztürk
"Onları alaya alırdık; yoksa gözler onlardan kaydı mı?"



Muhammed Esed
(ve) kendileriyle alay ettiklerimizin? Yoksa (onlar burada da) biz mi göremiyoruz?



Edip Yüksel
"Onları aşağılayıp durduk. Yoksa onları gözlerimizden mi kaçırdık?"



Mustafa İslamoğlu
Bir de onları alaya almıştık, değil mi? Yoksa (buradalar da), gözden kaybolup saklandılar mı?"



Hakkı Yılmaz
Biz onları alaya almıştık/aşağılamıştık. Yoksa gözler onlardan kaydı mı?”