KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     4 : 91   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
سَتَجِدُونَ setecidūne bulacaksınız
اخَرِينَ āḣarīne başkalarını
يُرِيدُونَ yurīdūne ister
أَنْ en
يَأْمَنُوكُمْ ye’menūkum sizden emin olmak
وَيَأْمَنُوا ve ye’menū ve emin olmak
قَوْمَهُمْ ḳavmehum kendi toplumlarından
كُلَّ kulle her ne zaman
مَا ne
رُدُّوا ruddū götürülseler
إِلَى ilā
الْفِتْنَةِ l-fitneti fitneye
أُرْكِسُوا urkisū başaşağı atılırlar
فِيهَا fīhā (fitnenin) içine
فَإِنْ fein eğer
لَمْ lem
يَعْتَزِلُوكُمْ yeǎ’tezilūkum sizden uzak durmazlarsa
وَيُلْقُوا ve yulḳū ve istemezlerse
إِلَيْكُمُ ileykumu sizinle
السَّلَمَ s-seleme barış içinde yaşamak
وَيَكُفُّوا ve yekuffū (saldırıdan) çekmezlerse
أَيْدِيَهُمْ eydiyehum ellerini
فَخُذُوهُمْ feḣuƶūhum onları yakalayın
وَاقْتُلُوهُمْ veḳtulūhum ve öldürün
حَيْثُ Hayṧu nerede
ثَقِفْتُمُوهُمْ ṧeḳiftumūhum bulursanız
وَأُولَٰئِكُمْ ve ūlāikum işte öylelerine
جَعَلْنَا ceǎlnā verdik
لَكُمْ lekum size
عَلَيْهِمْ ǎleyhim karşı
سُلْطَانًا sulTānen bir yetki
مُبِينًا mubīnen açık
 
Ayet Meali

Setecidûne âharîne yurîdûne en ye’menûkum ve ye’menû kavmehum kullemâ ruddû ilel fitneti urkisû fîhâ, fe in lem ya’tezilûkum ve yulkû ileykumus seleme ve yekuffû eydiyehum fe huzûhum vaktulûhum haysu sekıftumûhum ve ulâikum cealnâ lekum aleyhim sultânen mubînâ(mubînen).



Elmalı Hamdi Yazır

Diğer birtakım kimseleri de bulacaksınız ki; hem sizden emin olmak, hem de kavimlerinden emin olmak isterler. Fitne için her davet olunuşlarında onun içine başaşağı dalarlar. Eğer bunlar sizden çekinmezlerse, kendilerini bulduğunuz yerde yakalayın ve öldürün. İşte bunlar aleyhinde size açık bir ferman verdik.



Diyanet
Hem sizden hem de kendi toplumlarından emin olmak isteyen başkalarını da bulacaksınız. Bunlar her ne zaman fitneye götürülseler ona baş aşağı dalarlar (daldırılırlar). Eğer sizden uzak durmaz, sulh teklif etmez ve ellerini çekmezlerse onları yakalayın, rastladığınız yerde öldürün. İşte onlar üzerine sizin için apaçık yetki verdik.



Ahmed Hulusi
Diğer taraftan bazılarını da göreceksiniz ki, hem sizden, hem de kendi kavimlerinden emin olmayı dilerler... Her sınav objesi olayla karşılaştırıldıklarında onda baş aşağı olurlar... Şayet sizden uzak durmazlar, sizle barışa yanaşmazlar ve sizden ellerini çekmezlerse; onları yakalayın ve ele geçirdiğiniz yerde öldürün... İşte bunlar var ya, onlara karşı size apaçık bir güç meydana getirdik.



Yaşar Nuri Öztürk
Diğer bazılarını da bulacaksınız ki, hem sizden emin olmak hem de kendi toplumlarından emin olmak isterler. Ama fitneyle yüz yüze getirildiklerinde başaşağı içine dalarlar. Bunlar sizden uzak durmazlar, sizinle barışa gitmezler ve ellerini sizden çekmezlerse onları yakalayın, tuttuğunuz yerde öldürün. İşte böylelerinin üstüne gitmeniz için size açık bir izin ve kuvvet verilmiştir.



Muhammed Esed
Hem sizden hem de kendi kavimlerinden emin olmak isteyen, (ama) kötülük eğilimi ile her karşılaştıklarında kendilerini gözü kapalı ona kaptıran başkalarını(n da var olduğunu) göreceksiniz. O halde şayet onlar sizi bırakmaz, sizinle barışa yanaşmaz ve üstünüzden ellerini çekmezlerse, onları gördüğünüz her yerde yakalayın ve öldürün: İşte size kendilerine karşı (savaşmanız için) apaçık yetki verdiklerimiz bunlardır.



Edip Yüksel
Hem sizinle hem kendi toplumlarıyla güven içinde durmak isteyen bir başka grup bulacaksınız. Ne zaman kargaşalığa çağrılsalar içine dalarlar. Sizi yalnız bırakmaz, barış yapmak istemez ve ellerini sizden çekmezlerse karşılaştığınız yerde onları öldürebilirsiniz. Böylelerine karşı size apaçık yetki verdik.



Mustafa İslamoğlu
Siz, hem sizden hem de kendi toplumlarından emin olmak isteyen, fakat ne zaman (mü’minler aleyhine bir) entrikaya davet edilseler, içine balıklama dalanlara da rastlayacaksınız. İşte o zaman, eğer onlar sizi bırakmaz, sizinle barışa yanaşmaz ve ellerini yakanızdan çekmezlerse; onları da savaş içinde gözünüze kestirdiğiniz her yerde yakalayın ve öldürün: İşte size, kendileri aleyhine açıkça (savaşmak için) izin verdiklerimiz bunlardır.



Hakkı Yılmaz
Sizden güvende olmak ve kendi toplumlarından güvende olmak isteyen diğerlerini bulacaksınız. Bunlar, ne zaman dinsizliğe, ortak koşmaya geri döndürürlerse, onun içine baş aşağı dalarlar/ hemen atılırlar. Öyleyse bunlar, eğer sizden uzak durmazlarsa ve size barış teklif etmezlerse ve güçlerini çekmezlerse hemen kendilerini bulduğunuz yerde yakalayın ve öldürün. Ve işte bunlar, onların aleyhinde size tanıdığımız apaçık bir yetkidir.