KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     2 : 231   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
وَإِذَا ve iƶā zaman
طَلَّقْتُمُ Talleḳtumu boşadığınız
النِّسَاءَ n-nisā'e kadınları
فَبَلَغْنَ fe beleğne ulaştıklarında
أَجَلَهُنَّ ecelehunne (iddetlerinin) sonuna
فَأَمْسِكُوهُنَّ feemsikūhunne ya onları tutun
بِمَعْرُوفٍ bimeǎ’rūfin iyilikle
أَوْ ev ya da
سَرِّحُوهُنَّ serriHūhunne bırakın
بِمَعْرُوفٍ bimeǎ’rūfin iyilikle
وَلَا ve lā
تُمْسِكُوهُنَّ tumsikūhunne onları (yanınızda) tutmayın
ضِرَارًا Dirāran zarar vermek için
لِتَعْتَدُوا liteǎ’tedū haklarına tecavüz edip
وَمَنْ ve men kim
يَفْعَلْ yef’ǎl yaparsa
ذَٰلِكَ ƶālike bunu
فَقَدْ feḳad muhakkak
ظَلَمَ Zaleme zulmetmiştir
نَفْسَهُ nefsehu kendine
وَلَا ve lā
تَتَّخِذُوا tetteḣiƶū edinmeyin
ايَاتِ āyāti ayetlerini
اللَّهِ llahi Allah’ın
هُزُوًا huzuven eğlence
وَاذْكُرُوا veƶkurū düşünün
نِعْمَتَ niǎ’mete ni’metini
اللَّهِ llahi Allah’ın
عَلَيْكُمْ ǎleykum size olan
وَمَا ve mā
أَنْزَلَ enzele indirdiklerini
عَلَيْكُمْ ǎleykum size
مِنَ mine -tan
الْكِتَابِ l-kitābi Kitap-
وَالْحِكْمَةِ velHikmeti ve Hikmet(ten)
يَعِظُكُمْ yeǐZukum size öğüt vermek için
بِهِ bihi onunla
وَاتَّقُوا vetteḳū ve korkun
اللَّهَ llahe Allah’tan
وَاعْلَمُوا veǎ’lemū ve bilin ki
أَنَّ enne şüphesiz
اللَّهَ llahe Allah
بِكُلِّ bikulli her
شَيْءٍ şey'in şeyi
عَلِيمٌ ǎlīmun bilir
 
Ayet Meali

Ve izâ tallaktumun nisâe fe belagne ecelehunne fe emsikûhunne bi ma’rûfin ev serrihûhunne bi ma’rûf(ma’rûfin), ve lâ tumsikûhunne dırâran li ta’tedû, ve men yef’al zâlike fe kad zaleme nefseh(nefsehu), ve lâ tettehızû âyâtillâhi huzuvâ(huzuven), vezkurû ni’metallâhi aleykum ve mâ enzele aleykum minel kitâbi vel hikmeti yeızukum bih(bihî), vettekûllâhe va’lemû ennallâhe bi kulli şey’in alîm(alîmun).



Elmalı Hamdi Yazır

Kadınları boşadığınız zaman iddetlerini bitirdiklerinde, artık kendilerini ya iyilikle tutun veya güzellikle salın. Yoksa haklarına tecavüz için zararlarına olarak onları tutmayın. Her kim bunu yaparsa nefsine zulmetmiş olur. Sakın Allah´ın âyetlerini alay konusu edinmeyin, Allah´ın üzerinizdeki nimetini, size kendisiyle öğüt vermek üzere indirdiği kitap ve hikmeti hatırlayıp, düşünün. Hem Allah´tan korkun ve bilin ki Allah her şeyi bilir.



Diyanet
Kadınları boşadığınız ve onlar da bekleme müddetlerini bitirdikleri vakit ya onları iyilikle tutun yahut iyilikle bırakın. Fakat haksızlık ederek ve zarar vermek için onları nikâh altında tutmayın. Kim bunu yaparsa muhakkak kendine kötülük etmiş olur. Allah´ın âyetlerini eğlenceye almayın. Allah´ın sizin üzerinizdeki nimetini, (size verdiği hidayeti), size öğüt vermek üzere indirdiği Kitab´ı ve hikmeti hatırlayın. Allah´tan korkun. Bilesiniz ki Allah, her şeyi bilir.



Ahmed Hulusi
Karılarınızı boşadığınızda üç aybaşı süresi tamamlandığında ya güzellikle devam edin ya da iyilikle serbest bırakın. Eziyet amacıyla onları kendinize bağlı tutmayın. Kim bunu yaparsa muhakkak kendi nefsine zulmetmiş olur. Allâh hükümlerini önemsememezlik yapmayın. Allâh`ın üzerinizdeki nimetini ve size "B" mânâsınca öğüt (ibret) vermek için Kitap ve Hikmetten inzâl ettiğini hatırlayın. Allâh`tan korunun ve iyi bilin ki, Allâh her şeyin (Esmâ mertebesi itibarıyla) hakikati olarak, bilir.



Yaşar Nuri Öztürk
Kadınları boşadığınızda, bekleme sürelerini tamamladılar mı ya onları örfe uygun olarak tutun yahut da örfe uygun olarak serbest bırakın. Onları, zulmetmeniz için, zararlarına bir biçimde, tutmayın. Bunu yapan, öz benliğine zulmetmiş olur. Allah´ın ayetlerini eğlence aracı yapmayın. Allah´ın üzerinizdeki nimetini ve kendisiyle size öğüt vermek için indirdiği Kitap´ı ve hikmeti hatırlayın. Allah´tan korkun ve bilin ki, Allah her şeyi çok iyi bilmektedir.



Muhammed Esed
Böylece, kadınlarınızı boşadığınızda ve onlar bekleme sürelerinin sonuna yaklaşmak üzere iken onları ya güzellikle alıkoyun ya da güzel bir şekilde bırakın. Ama, arzuları hilafına, eziyet etmek için alıkoymayın: Çünkü, böyle bir davranışta bulunan, (yalnızca) kendisine haksızlık etmiş olur. Ve Allah´ın (bu) mesajlarını önemsemezlik yapmayın; Allah´ın size lütfettiği nimetleri ve size öğüt için indirdiği vahyi ve hikmeti hatırlayın; Allah´a karşı sorumluluğunuzun bilincinde olun, ve bilin ki Allah her şeyin aslını bilir.



Edip Yüksel
Kadınları boşadığınız zaman, bekleme sürelerini (üç aybaşını) bitirdiler mi onları ya iyilikle yanınızda tutun veya iyilikle bırakın. İntikam almak için onlara zarar verecek şekilde tutmayın. Bunu yapan kendisine zulmetmiş olur. ALLAH’ın ayetlerini hafife almayın. ALLAH’ın size verdiği nimetlerini ve size öğüt vermek için size indirdiği kitabı ve hikmeti düşünün. ALLAH’ı dinleyin ve bilin ki ALLAH her şeyi Bilir.



Mustafa İslamoğlu
Bu şekilde kadınları boşadığınızda ve onlar da bekleme sürelerinin sonuna geldiklerinde, ya güzellikle tutun ya da güzellikle bırakın! Onlara zarar vermek için alıkoymayın! Bu durumda haddi aşmış olursunuz. Kim de böyle yaparsa, elbette kendisine kötülük etmiş olur. Allah’ın ayetlerini hafife almayın! Allah’ın size olan nimetlerini, size öğüt vermek için size indirdiği vahyi ve hikmeti hatırlayın ve Allah’a karşı sorumluluğunuzun bilincinde olun! İyi bilin ki Allah her şeyin aslını bilir.



Hakkı Yılmaz
Kadınları boşadığınız zaman iddetlerini de bitirdiklerinde, artık onları ya ma‘rûf ile tutun veya ma‘rûf ile salın, haklarına tecavüz için zararlarına olarak onları tutmayın. Her kim bunu yaparsa kendi benliğine haksızlık etmiş olur. Allah’ın âyetlerini oyuncak da edinmeyin, Allah’ın üzerinizdeki nimetini, size kendisiyle öğüt vermek üzere indirdiği kitabı ve haksızlık, bozgunculuk ve kargaşayı engellemek için konulmuş kanun, düstur ve ilkeleri hatırlayıp düşünün. Hem de Allah’ın koruması altına girin ve şüphesiz Allah’ın her şeyi en iyi bilen olduğunu bilin.