KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     18 : 56   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
وَمَا ve mā ve
نُرْسِلُ nursilu biz göndermeyiz
الْمُرْسَلِينَ l-murselīne elçileri
إِلَّا illā (olması) dışında
مُبَشِّرِينَ mubeşşirīne müjdeleyiciler
وَمُنْذِرِينَ ve munƶirīne ve uyarıcılar
وَيُجَادِلُ ve yucādilu ve mücadele ediyorlar
الَّذِينَ elleƶīne kimseler
كَفَرُوا keferū inkar eden(ler)
بِالْبَاطِلِ bil-bāTili batılla
لِيُدْحِضُوا liyudHiDū gidermek için
بِهِ bihi onunla
الْحَقَّ l-Haḳḳa hakkı
وَاتَّخَذُوا vetteḣaƶū ve edindiler
ايَاتِي āyātī ayetlerimi
وَمَا ve mā ve şeyleri
أُنْذِرُوا unƶirū uyarıldıkları
هُزُوًا huzuven alay konusu
 
Ayet Meali

Ve mâ nursilul murselîne illâ mubeşşirîne ve munzirîn(munzirîne), ve yucâdilullezîne keferû bil bâtılı li yudhıdû bihil hakka vettehazû âyâtî ve mâ unzirû huzuvâ(huzuven).



Elmalı Hamdi Yazır

Halbuki biz peygamberleri ancak müjdeciler ve uyarıcılar olarak göndeririz. Kâfir olanlar ise hakkı, batılla ortadan kaldırmak için mücadele ediyorlar. Onlar, âyetlerimizi ve korkutuldukları azabı da alaya almışlardır.



Diyanet
Biz resulleri, sadece müjdeleyiciler ve uyarıcılar olarak göndeririz. Kâfir olanlar ise, hakkı bâtıla dayanarak ortadan kaldırmak için bâtıl yolla mücadele verirler. Onlar âyetlerimizi ve uyarıldıkları şeyleri alaya almışlardır.



Ahmed Hulusi
Biz Rasûlleri sadece müjdeleyici ve uyarıcılar olarak irsâl ederiz... Hakikat bilgisini inkâr edenler ise, asılsız, temelsiz fikirlerle Hakk`ı örtme mücadelesi veriyorlar! İşaretlerimi ve uyarıldıkları şeyleri eğlence edindiler (ciddiye alıp değerlendirmediler)!



Yaşar Nuri Öztürk
Biz, elçileri sadece müjdeleyiciler ve uyarıcılar olarak göndeririz. Küfre sapanlar ise bâtıla yapışarak onunla hakkı kaydırmak için uğraşıyorlar. Onlar, ayetlerimi ve uyarıldıkları şeyleri eğlence edindiler.



Muhammed Esed
Fakat Biz, mesaj taşıyıcılarını yalnızca müjdeleyiciler ve uyarıcılar olarak göndeririz; hakkı inkara şartlanmış olanlarsa (onlara karşı) asılsız iddialarla, güya hakkı çürütmek, hükümsüz kılmak için tartışır, mesajlarımızı ve uyarılarımızı alay konusu yaparlar.



Edip Yüksel
Biz, elçileri ancak müjdeleyiciler ve uyarıcılar olarak gönderdik. Kafirler, gerçeği sahte ve yanlış ile ortadan kaldırmak için gayret ediyor. Ayetlerimi (işaret ve mucizeleri) ve uyarıldıkları şeyleri alaya aldılar.



Mustafa İslamoğlu
Oysa ki Biz elçilerimizi (azap getirsinler) diye değil, yalnızca müjdeciler ve uyarıcılar olarak göndeririz. İnkarda direnenlerse, aslı faslı olmayan iddialarla hakikati geçersiz kılmanın kavgasını vererek ayetlerimizi ve uyarılarımızı alay konusu ederler.



Hakkı Yılmaz
Ve Biz, elçileri ancak müjdeciler ve uyarıcılar olarak göndeririz. Kâfirler; Allah’ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmiş olan kişiler de hakkı, bâtılla iptal etmek/ortadan kaldırmak için mücâdele ediyorlar. Ve onlar, âyetlerimizi ve korkutuldukları şeyleri alaya aldılar.