KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     67 : 8   

 Ayete Git

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
تَكَادُ tekādu neredeyse
تَمَيَّزُ temeyyezu çatlayacak
مِنَ mine -den
الْغَيْظِ l-ğayZi öfke-
كُلَّمَا kullemā her biri
أُلْقِيَ ulḳiye atıldıkça
فِيهَا fīhā onun içine
فَوْجٌ fevcun topluluk
سَأَلَهُمْ seelehum onlara sordu(lar)
خَزَنَتُهَا ḣazenetuhā onun bekçileri
أَلَمْ elem
يَأْتِكُمْ ye’tikum size gelmedi mi?
نَذِيرٌ neƶīrun bir uyarıcı
 
Ayet Meali

Tekâdu temeyyezu minel gayz(gayzi), kullemâ ulkıye fîhâ fevcun seelehum hazenetuhâ e lem ye’tikum nezîr(nezîrun).



Elmalı Hamdi Yazır

Az daha öfkeden çatlayacak. Her ne zaman oraya bir topluluk atılsa, onun bekçileri onlara: «Size korkutucu bir peygamber gelmemiş miydi?» diye sorarlar.



Diyanet
Neredeyse cehennem öfkesinden çatlayacak! Her ne zaman oraya bir topluluk atılsa, onun bekçileri onlara: Size, (bu azap ile) korkutucu bir peygamber gelmemiş miydi? diye sorarlar.



Ahmed Hulusi
Gayzından (şiddetli taşmasından) neredeyse çatlayacak hâldedir! Onun içine her bir bölük atıldıkça, muhafızları onlara: "Size bir uyarıcı gelmedi mi?" diye sorar.



Yaşar Nuri Öztürk
Öfkesinden çatlayacak hale gelir. İçine bir güruh atıldıkça, onun bekçileri bunlara sorarlar: "Size hiçbir uyarıcı gelmedi mi?"



Muhammed Esed
neredeyse öfke ile patlarcasına (çıkardığı sesi); (ve) her grup (günahkarın) oraya her atılışında, bekçiler onlara soracak: "Size hiç uyarıcı gelmemiş miydi?"



Edip Yüksel
Nerede (nerdeyse) ise öfkeden patlayacak! İçine her ne zaman bir grup atılsa, oranın gardiyanları, "Size bir uyarıcı gelmedi mi?" diye sordular.



Mustafa İslamoğlu
neredeyse öfkeden patlayacak... Günahkarların atıldığı her seferinde bekçiler, "Size bir uyarıcı gelmemiş miydi?" diye soracaklar.



Hakkı Yılmaz
O, az daha öfkeden çatlayacak. Her ne zaman oraya bir topluluk atılsa, onun bekçileri onlara sorar: “Size bir uyarıcı gelmedi mi?”